aşk maviydi biraz..
bir bilmeceydi
çocukluğum "mavi atlas makas kesmez iğne batmaz." bilseydim bana vaad edilen şehirdeydim... bilemedim karardı yolların sonu... o zamanlar mavi değildi aşk.. dışı isli yorgun sahanlarda pişerdi yemek bir kuru soğanın azizliği hissedilirdi ağza götürülen lokmada bir de nimetin kutsiyeti... ayak değmez bir yere sofra bezini silkelerdik kuşlar yesinler diye ekmek kırıntılarını.. o zamanlar mavi değildi aşk.. kör bir kurşuna değdi kuşlar çoğu kaybetti gündüzünü kuşlar ki bir parça mavisinden yerdi gökyüzünün bir parça da köpüklerin akından bir parça da yeşil yerlerdi ağaçlar arasında.. o zamanlar mavi değildi aşk.. öküz ardında karaydı toprak gibi ağılda mor mosmor elinde çapa yarılınca toprak yeşile dönerdi aşk... yapraklı çiçekli bir dal gibi yandığımızda zamansız kızıla döndü aşk.. kanadık özlemlerle ırmaklar gibi aktık gecelere.. gün aşırı bir muştu böceği havalanırdı kuşluk zamanı önce umut sarardı yüreğimiz gözümüz yollarda naçar sonra da hüzün.. gözüm yüreğine ilişti sonra bir kızıl gonca gibiydi yüzün.. ne kadar gökyüzüydü aşk ne kadar deniz ne kadar dağ.. bir parça dağ olmak aşk bir parça deniz bir parça gök bilmeceyi sabah anımsadım bana vaad edilen şehirdeyim şimdi bir yanım ak bir yanım kara.. maviye döndü aşk bir kuşun kanadında... üzülme.. an geçer canan geçer can geçer maviliklerden... bir sarı çiğdem açar toprağımızda.. 02/08/2022 ödemiş |
yüreğine ilişti
sonra
bir kızıl gonca gibiydi
yüzün..
ne kadar gökyüzüydü
aşk
ne kadar deniz
ne kadar dağ..