Siyah GozlerŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Bir çift siyah göze bunca şeyi nasıl sığdırdın? Bu kadar şeyi nasıl gördün? diye soran şairler bulunabilir. Buna binaen bir açıklama yapmayı uygun buldum. Şiiri yazdıktan sonra aklıma II. Mahmut ve Keçecizade İzzet Molla arasında geçen bir muhavere geldi.
Sultan Mahmut, Molla’ya camsız bir gözlük hediye etmiş. İzzet Molla gözlüğü takmış ve sarayın penceresinden dışarı bakmış. -Huvallahul baki... diye okumaya başlamış. Sultan Mahmut takılmış ona şakayla karışık: -Maşallah Molla çok iyi görüyorsun galiba. İzzet Molla şair adam, nüktedan insan, kalır mı bunun altında. -Siz ne diyorsunuz sultanım? Eğer camları olsaydı levh-i mahfuzu okurdum Benimki de o hesap....
Simsiyah gözlerinde isyan gördüm cihana.
Mor sümbüllü bağları hazan vurdu, virana. Felek eski felektir, meşrebi belli dönek, Yeter be dedim, neden döndü karalar kana? Simsiyah gözlerinde isyan ateşi gördüm. Yıldızların içinde koca güneşi gördüm. Merhamet dolu yürek, ince, hisli bir adam, Baştanbaşa adalet, sultan Necaşi gördüm. Simsiyah gözlerinde koyu kara melal var Bunca sevdikten sonra intikam alır hal var Af çıkar mı acaba vefasız olan yardan Müsvedde-i sevdanı beyaz et, Hakk’a yalvar. Simsiyah gözlerinde öz nuru var İlah’ın Çektiğin çile kutsal izi yoktur günahın Dün gibi hatırımda Yeşil’deki saatler Aşkın Kabe’si gönül, evi yüce Allah’ın. Simsiyah gözlerinde terennümü hicazın Sufiler gerçek sanır şair söyler mecazın Ne Moskova ne New York, yöneldiğim kıblegâh, Son durağı yolumun Mekke’sinde Hicaz’ın. Simsiyah gözlerinde kaynar aşkın kazanı Unutmaz hiçbir zaman, kem talihi yazanı Cehennem yurdunda aşk, hem orada sevdalar Memleket diye yandı Hilaloğlu ozanı. Simsiyah gözlerinde Osmanlı saltanatı Fetheder beldeleri mübarek Truva atı Altı yüz yirmi üç yıl, otuz altı padişah Yarı cihana hakim, gördüm ol hadisatı. Simsiyah gözlerinde benden bir iz kaldı mı? Bilmem o yar gönlüne başka sevda aldı mı? “Seviyorum” demişti, kandım koca yalana Hakikat demem vallah, bana aşık oldu mu? Simsiyah gözlerinde nice yurtlar ağladı, Kızgın demir millerle Urfa yürek dağladı. Şimdi yaban ellerde neyler yar-ı cefakar İstanbul mesken oldu, şair kara bağladı. Simsiyah gözlerinde şair olur Gülfemî, Türkü yakar mazluma, şiir yazar kalemi, Söyletmeyin ayıptır başlar ise dil susmaz. Dağlar kadar bir aşkla, haddi aştı özlemi. 04.10.2007-Urfa |
Yiğdin bağrın delmiş,sineye çöken efkâr,
Bırakın boş yaşasın,divane geze mazlum,
Başın duman bürüdü,zirveyi sarmıştır kar...
Nurettin GÜLBEY
Saat :18:41
10.07.2022
Yalova
Tebrikler Saygıdeğer Üstadım...Anlamlı ve güzel bir şiir,kutlarım...Selam ve saygılarımla...
Nurettin GÜLBEY tarafından 7/10/2022 6:41:31 PM zamanında düzenlenmiştir.