NASİP
Nasip diye çıkar evden.
Daha güneş doğmamışken. Arar kısmetin çöplerden. Der nasibim hayır ola. Dolaşır tüm sokakları, Toplar naylon, kağıtları. Alırken bir kaç lirayı. Derki bereketli ola. Uğrar bakkala, manava, Üçbeş parça kor torbaya, Koyulur evin yoluna. Derki varmak nasip ola. Daha eve yaklaşmadan. Oğlan derki geldi baban. Sanırsınki, düğün bayram. Der şükürler, Tanrım sana. Ne yorgunluk, ne yoksulluk, İşte budur tek mutluluk. Neşe ile çocuk çocuk. Kaşık sallarlar çorbaya. |