KÖZLÜ ŞİİR
Yer altı notlarıyla seslendi münker melek
Uyandı uykusundan sorgusuyla şen şair Nazlanmaya başladı divandaki üç felek Fokurdadı kalp külüm saçıldı közlü şiir. Günahımsa şiirler işte közdür ateşim Ocakların alevi bacaların karası Tanrıdansa ecemdir tanrıçamdır aşk eşim Boynum kıldan incedir yoktur hükmün yarası. Geldiğinde dünyaya kutsamışsa melekler Göbeğini keserken ıhlamurun altında Anaya mücevheri hoş kokulu çiçekler Güneşin emzirdiği uyku tatmaz tahtında. Yürüdüm kutlu yolda taş atanım çok oldu Duaları tuz bastım anadan yâr sız kaldım Yağmurlarda yıkandım gökkuşağım ak soldu Yıldızlara hesabım geceye kârsız daldım. Teselli arıyorum tutundum acılara Öfkeli ey genç ruhum ebede yüzer gemi Merdivenim basamak batınım hecelere Kaynarsa soğuk suyum buharı süzer demi. Akıyor susuz zaman asilmiş şiirlerin Altın çağı yaşamış güneşe batırılmış Duman sarmış dağını okunur nesirlerin Görkemli saltanatın mermere yatırılmış. |
Tortulanan sözlerin kalpten kaleme akar
Tanık olur Melek'ler şifayen hacet bulur
Bu nasıl bir doluluk her hece rahmet döker
Hayatın içinde her şey var kalbin rahatsa her iki dünyada da mutlu olmak bizim elimizde o zaman bunun kıymetini bilelelim ve kalbimizi güzelliklere yöneltelim. o zaman ne biz yanalım ne de şiirler yansın diyorum ve manidar yürek sesinizi gönülden kutluyorum dost.
Her daim sonsuz saygı ve selamlarımla...