Canımın Cananı Ol
Ezeller ötesinden süzülerek gelen yar;
Ilgıt ılgıt yel ile, canımın cananı ol; Canımdan daha özge sevdiğimi bilen yar; Çağlayandan sel ile, canımın cananı ol. Bad-ı saba getirsin ahvalinden haberi; Sinendeki gül ile, tenindeki amberi; Kerem’e benzemesin sevdamızın kaderi; Zülfündeki tel ile, canımın cananı ol. Seni bana bahşetmiş ezel-ebet sahibi; Layık bulmuş köleni bir dilberin habibi; Şu yaralı ceylanın bulunur mu tabibi; Yok etme ecel ile, canımın cananı ol. Dağların yücesinde eriyen kar misali; Çığrışan bülbüllerin çektiği zar misali; Yürekte küllenmeyen, hicranlı kor misali; Koyma hoyrat el ile, canımın cananı ol. Gülşendeki çiçekler aşkı terennüm eder; Nehirler raks ederek deryaya doğru gider; Yalnız bende mi olur, bunca elem ve keder; Cevretme engel ile, canımın cananı ol. Boyun, posun, endamın Selviyi kıskandırır; Cemre misali gözler evreni uyandırır; Fettanca bir gülüşün herkesleri kandırır; Kıvrak ince bel ile, canımın cananı ol. Bağrı yanık aşığın duman tüter başında; İnci mercan saklıdır gözlerinin yaşında; Firkatin zakkum olur ekmeğinde, aşında; İnletme bülbül ile, canımın cananı ol. Osman Bölükbaşı Dara |
Kutladım değerli kalemini ve eserini
Allah'a emanet olasın, sağlıcakla kalasın