Bir İnsan Ömrünü Neye vermeli?
Ben ömrümü
Hep sebil ve masum, Hesapsız kitapsız, Çıkarsız ve Matematik dışı, Hep aşka Aşk la verdim.. Cimriliği tuttu mutluluğun, Otuz iki dişimi Hiç sabitleyemedi Bir fotoğrafa! Oysa Kalıcı bir "He", "Evet" Ya da, Ne bileyim işte KOOOCAMAAAN bir "TAMAM" deseydi O Raslantısal tesadüfün biri İki yalnızlık evlenir, Barklanır Nur topu gibi bir, "BİR" olurdu.. Olurdun, Olurdum, Olurduk be! Olmadı......, Yalnızlığım heeep semirdi Yüreğimi kemiiir kemir Kemirdi.. Oysa; Özlemini duyduğum Öznesi olduğum Bir çift gözde ki Küçümen, ama Tutku dolup taşan Yüreğimi Sonsuzluğuma kadar ısıtacak Asla da sönmeyecek Bir kibrit çöpü yanğını gibi, Hani, Hani o Mutluluk fotoğrafı da çektirebilen Direnebilmenin dinamosu O od’a, O harlayan ateş’e, Yahşidir, yakışır Diye düşündüğüm En güzel kalbe verdim.. Kimi kibar, Kimi gaddar Burun kıvırdı, Almadı......, Başkalarının "Çirkin" gördüğü "Hadi be!" dediklerini de sevdim, Heyhat; O nar kalplere de Bu özgürlük ateşi Dev sevdam sığmadı.. Ahhh benim çoğul yalnızlığım, Senin yükünü üleşecek Hiç mi seni sevecek Hissiyatıma mazhar olan Bir "sidikli kontes" bile Kalmadı! Bunca beklenti Bunca çaba da Bana çok ağır geldi Hayalkırıklıklarının yükünü bu yaralı Delik deşik bu ömür kaldıramadı.. Bu ağır baldıran’ı üleşmeli artık, Dedim......, Su’ya verdim, Bulandı, Almadı! Taş’a verdim, Çat diye çatladı, Yarıldı, O da almadı! Anladııım, Anladım! Neydim ki ben? İNSAN! İNSAN! Peki; Bir insan ömrünü neye vermeli? Ek çok neyi sevmeli? Hatııırladııım hatırladım; Maviye sevdalıydım ben! Maviyi de, Elini tez tutmuş Benden önce bulutlar sevmiş, Bir güzel sarıp sarmalamış! Anladım ki; Bir düş yorğunuyum ben Dostlar, Ne zamanım ne de dermanım kalmamış! Son bir gayret Ömrümü deli bulutlara verdim! Ne yaptı dersiniz? Kirli Kimyasal Asitli bir yağmur olup yağdı Baldıranlardan şişmiş Yorğun acılarıma.. Eriyip, Buharlaştım gayrı; Bulut oldum ben de Bir masalda.. Ne bir boş sabır Ne de bir yürek, Verecek bir külüm bile kalmadı.. 06:Mayıs:2022 |