Belenkebir'de Düğün - IŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Armut Çiçeği isimli köyde geçen bir aşk öyküsünden bahseden kitabımın ilk şiiridir.
Yağız oğlan binmiş doru atına
Mecnun olmuş Leyla’sını arar durur Kara Mavzerini atmış çiğine Yitip giden Leyla’sına yanar durur Belenkebir de var idi bir düğün Kurmuşlar oyun içinde bir oyun Yağlı urganı leyla’ya bir sorun Nettin ırazoğlu nettin sen bize Bu genç yaşta kan buladın elimize Leylam lal olmuş gülbenizi solmuş Ak duvağı al kanlara gark olmuş Irazoğlu kendi derdi ilen yanmış Nettin ırazoğlu nettin sen bize Bu genç yaşta leke sürdün şerefine Zaptiyeler kol kol oldu yürüdü Bağ yolunda kanlı pusu kuruldu Hiç uğruna iki cana kıyıldı Nettin ırazoğlu nettin sen bize Bu genç yaşta attın bizi ölümlere Vurulduk Hasan dağı boğazında Bir seher vakti sabah ezanında Çöktük sessizce dere kenarına Nettin ırazoğlu nettin sen bize Bu genç yaşta attın bizi zulümlere Dumani’yi aldı kasvetli hallar Köylü Leyla ile Yağız’a yanar Nettin ırazoğlu nettin sen bize Kahırlar getirdin gönül hanemize Hasan TAŞCI (Dumani) |