Bu ne aymazlık
Bu nasıl bir çıplaklık
Kurban edilmiş fırtınaya

Ah anacığımın öğütleri
Açık etme sakın zatını
El elin batmanı terazisi
Ağır taşla batman döverler
Hafif taşla taharetlenirler

Üryan geldik
Bilemedik örtünmeyi
Üryan kalmak maharet sandık
Elin oğlu samur kürk giyerken
Biz direndik üryanlık
Düsturunda

Karardı çıplak tenimiz
Kabuk bağladı
Katmerlendi

Karıştı zihnimiz
Sincaplar cirit atarken
Sakladıkları cevizler
Olmadık yerlerde filizlendi
Her filiz ayrı bir nefer oldu
Zihnim cenk meydanı

Koyu bir renk
Siyahtan da kara
Açtı yara üstüne yara
Hisar kurdum üryanlığıma
Dön içinde dön babam dön
bulabilirsen bul
Kayıp yıllar
kayıp yollar
kayıp giden umutlar

Can çırpınır telaşla
Kuş kanadında
Issız tahtın kralı/kraliçesi
Tebası kayıp
Saltanatın sahte boyasında

Derdest olmuş
Sırtını dayadığı dağda
Mühür vurmuş diline eline
Dayandığı ulu çınar
Kim kimi kime kimlerde
Kime ne desem
Kimseler
Hepten kör sağır
Bana

Gitmek istediğim kadar çok kaldım
Kalmak istediğim kadar az gittim

Kalabalıklarım kadar sakindim
Sükunetim kadar gürültülüydüm

Çırpınışım kadar ötelere gittim
Gittiğim kadar çırpınamadım

Rüyalarımda durmaksızın yürüdüm
Yürüdüm
Hep yürüdüm

Uyandığımda öldüğüm yerdeydim

Ölüler hisseder mi derdim

Nefesin bitmeden ölmek neymiş onu öğrendim

Nefes almaksa yaşamak
Nefessiz ölenlerdendim

Ses etmekse konuşmak
Sesli susanlardandım

Kurtuluş çırpınmaktaysa
Çırpınmayı reddedenlerdenim


"Menekşe"