MUTLULUK SARHOŞU
MUTLULUK SARHOŞU
Küçük kızım Bilgen geldi Izmir’den Beraberinde damadım Üç de torun; Kuzey Deniz ve Yıldız; ikizler, Öğrenciler ara izinde... Büyük kızım da geldi Kızı Elif ile, ilk torunum Maşallah büyüdü, akıllı Yetişkin genç kız oldu... Yaş Pastası getirdi Bilge Doğum günümü kutladık Küçük torun Yıldız ile "Vur patlasın, çal oynasın" Güldük oynadık o akşam.. .. Mutluluk sarhoşu olmuşum Unutmuşum ertesi sabah Doktor ile randevumu Nedense 13 Nisan değil 15 Nisan kalmış aklımda! ... Yola düştüm bu sabah Bir de baktım kâğıda "13 Nisan Saat: 09.00: İş işten çoktan geçmiş Treni kaçırmışım yine! ... Bakayım derken güzel yüzüne Bakamaz oldum el yüzüne(!) ... Mutluluktan sarhoş Düşüm ile hayâline Dalıp gitmişim öyle derin Bir rüyâ alemine(!) ... Ah seni gidi çılgın, biricik Sevimli minik torun Söyle şimdi ben Hangi yüzle çıkayım Karşısına doktorun! Halimi bir sorun Utana sıkıla, ezile büzüle Yüz kızartıp özür diledim; Yeni bir randevu aldım Elimde bir telefon Yine düşlere daldım... Hastanede sıkışık işler Sırası gelince ancak Yapılabiliyor dişler Bayramdan sonra 9 Mayısa kaldım... ... Geç olsun, güç olmasın, Ağzım dişsiz Çenem güçsüz kalsın, Şair düşsüz kalmasın... Şaban AKTAŞ 15.04.2022 - 11.17 ANTALYA Şaban Aktaş, 5 yeni fotoğraf ekledi. Dün, 10:13 · Alamam ben beni aşkın yelinden Savrulur giderim önünde yelin Kurtulamam gülüm taşkın selinden Kapıldım giderim önünde selin Hangi dağdan eser yönü bilinmez Dağlar aşan selin önü alınmaz Hiç bir güzel senin gibi salınmaz Takıldım giderim zülfünde telin Ateş ile sudur aşkım özümde Aşk dediğim budur taşkın gözümde Güle düşen yağmur yaştır yüzümde Yakıldım giderim külünde gülün Bahar ile kuşlar dalda ötüşür Kumruları yolda belde öpüşür Aşkın kor ateşi külde örtüşür Savrulur giderim önünde yelin Aktaşım göğsüm bir bülbül kafesi Gönlümde tütüyor gülün nefesi Gülden esen yelin telimde sesi Takıldım giderim zülfünde telin Şaban AKTAŞ 15.04.2022 - 10.12 Şaban Aktaş, 3 yeni fotoğraf ekledi. 15 Nisan, 20:14 · Yağmur yağar, dolu vurur Her ağacın dalı kurur Gövdesi içten oyulur Gün gelir devrilir gider Dallarına kuşlar konar Sakın balta vurma kanar Bir yıldırım düşer yanar Kömüre çevrilir gider Yaşayamadan güzümü Yaktım aşk ile özümü Yaşa beledim gözümü Sel beni devirir gider Geçti bahar bitti yazım Ardıç ağacından sazım İçim oyuk, derin sızım Tellerim gerilir gider Kar erir iken serinde Aşkın ateşi derinde Aktaş seherin yelinde Yâr eline gelir gider Küllerin savrulur gider Toz duman savrulur gider... Şaban AKTAŞ 15.04..2022- 20.03 Şaban Aktaş 14 Nisan, 19:20 · Herkese Açık ile paylaşılıyor Cinnetle cennetin ince iğnesi Ak göğsün üstünde gülce düğmesi Kaş göz kirpiklerin göze değmesi Aşk bir tanımsızlık, çılgınlık derim Hasret kıyıları köpükle döğer Akdenizi mavi aşk ile boğar Gün batar ufuktan ay yüzün doğar Gece gözlerine dalgınlık derim Ayın Ondördüsün Ondördünde sen Kaş ile gözünde son dördünde sen Hasret sularında aşk derdinde ben Bitmez gül yüzüne baygınlık derim Karların eriyip aktığı yerde Gözün güneş olup yaktığı yerde Hasretin gül diken battığı yerde Aşk ile kâlbimde ayrılık derim Deli gönlüme söz geçiremedim Gittin seni alıp getiremedim Aktı gözyaşlarım yetiremedim Olmaz olasıca ayrılık derim Hasretle uzaktan baksan da gayrı Aşk ile dağlaýıp yaksan da gayrı Kavuşmak mahşere kıalsa da garı Ne dargınlık var ne kırgınlık derim Şaban AKTAŞ 14.04.2022 - 19.19 BAĞIŞLA! Yüreğimde kışladın Sevgi dolu bakışla Ben seni bağışladım Sen de beni bağışla! Dön maziye bir gözat Ateş ile su tezat Başını göğe uzat Rahmetini bağışla! Yağmur dolu bir hasret Yağmadan bitmez kasvet Yıldızlar yağar sabret Ateşe kül bağışla! Dönüp duran şu devran Durmaz yerinde bir an Yerinde sayıp duran Gözlerini bağışla! Aşkın olgunluk demi Yüceltmez mi kıdemi Adam eder ademi Aşka ömür bağışla! Bir imiş azı çoğu Bir imiş varı yoğu Yürü git Hakka doğru Canâna can bağışla! Yaratan yeri göğü Rabbin gibi bağışla! Hasret cehennem azâp Sanki her yanım kezzap Azatsız bitmez gazâp Aşkım beni bağışla! Gülüm beni bağışla! Şaban AKTAŞ 14.04.2022 - 16.34 Şaban Aktaş, yeni bir fotoğraf ekledi. 14 Nisan, 09:01 · DERİN OLAN IRMAKLAR Derin olan ırmaklar Bilirsin durgun akar Vurgunum gözlerine Özlemin derin yakar Dala dala gözüne Vardım güneş yüzüne Hilâli/ne yıldız ne Gözünde Venüs bakar Bu bir aşk cehennemi Göz ile kaynar demi Gönlün hâlâ bende mi Göz bakar gönül yakar Aktaş acın derinde Kâlbin orta yerinde Gözün güneş ferinde Aşka korona takar... Şaban AKTAŞ 12.04.2022 - 21.10 ABAH OLA HAYIR OLA Kimler öle kimler kala Felek ne gün canım ala Herkese fani bu dünya Sabah ola hayır ola Gâh sevinç gâh keder hüzün Hepsi geçer biter bir gün Ecel geldim dediği gün Yollar Hakka giden yola Çalışırken yorulmadan Gönül kırıp kırılmadan Hiç kimseye darılmadan Gitmek nasip olsun kula Ömür zamandan bir parça Gönül sarayı bir sırça Dağılmadan paramparça Ecel nasip olsun kula Kim felekten kaç gün çalmış Sayılı günler kısalmış Dünya kime baki kalmış Sabah ola hayır ola Aktaş mal mülk değil derdin Kâlp sesine kulak verdin Hakla muradına erdin Sabah ola hayrola.. Şaban AKTAŞ 12.04.2022 İSTİSNA Gün geceyi dolanmış Ağarmış ufku Antalya’nın Dinmiş dünkü yağmur, fırtına Eser yok bulutlardan Lekesiz bir gökyüzü var... Balkonda çiçek saksıları Yaprağını dökmeyen çınar Dünkü tomurcuğu Biraz daha yapraklanmış Umudum kök salarken toprağa Bakar dururum her gün Dalda her dem yeşil yaprağa... Ötüşen kumrular her sabah Güneşin doğuşuna duacı Kuşluk vakti güneş ile Ben doğacağım bu gün Ufkunda sabahına Antalya’nın... Narenciye bahçeleri içinde İki kat bir konak; zemin katta Gözlerimi açaçağım Portakal çiçekleri ile dünyaya İşte o gün bu gün Doğum günüm 12 Nisan Nasıl sevinmez insan?! Her insan bir kez dünyaya gelir; Ben bir kez öldüm dirildim Nasip değil her insana Yaşam benim için bir mucize Her yönüyle bir istisna!... Şaban AKTAŞ 12.04.2022 - 07.22 Görseller: Şaban AKTAŞ Şaban Aktaş 19 Ocak 2016 · Herkese Açık ile paylaşılıyor İKİNCİ HAYATIM Dünyaya geliş günüm 12 Nisan, Kimliğime 1 Mayıs yazılmış; Yıllardır aynı tarih belleğime kazınmış, Artık doğum günüm Rahatlıkla 1 Mayıs diyebilirim... Değiştirebilirim kimliğimi; Adı: Şaban Soyadı: Kaymakcı & özcan; İki güzel insan 1 Mayıs 2015 günü Beni bayıltıp ayılltılar Midemdeki Kötü huylu tümörü kesip Kökten sıyırıp attılar, Sağalttılar; canıma can Ruhuma yaşama sevinci Yeni bir heyecan kattılar! İkisi de uzman doktor Dünyada bilim kadar değerli Başka bir kavram yoktur; Bilim sevgi, bilim hayat Her yerde her an Bilime güvenirsen Yaşayabilirsin rahat rahat! Ve artık kimliğimde Sehven yazılmış 1 Mayıs Gerçek doğum günüm oldu; Yaşasın 1 Mayıs Yalnızca ’’ İşçinin, emekçinin’’ değil 2.kez dünyaya gelenlerin bayramı Onun için var gücüyle yüreğim Bilime gönül verenlerin hayranı! Bir ölüye can olan Doktorlarıma bin şükür; Utanmadan can alan Eşkiyalarca ölümcül Mikropların yüzüne tükür!.. Artık hayat bilimin elinde Ruhbanların tekelinde değil; Bilime güven saygıyla Önünde eğil, Ne Musa’nın elinde asa Ne de çölde Bedevi dilinde dini yasa! Gözlerinde bilimsel gözlük; Üstü başı steril önlük Ellerinde eldiven, Ne sihirli değnek Ne de ölüme boyun eğmek Yok bilimde, adamlıkta Güç bilimde; Kabul gören evrensel gerçek Tüm dünya genelinde!.. *** Kara cahil herifler Olduğundan beterince Ne okuyup üflesinler Ne oflayıp püflesinler Yeter ki yeterince, Bilimin ışığına Aydınların aydınlığına İnanıp güvensinler! Ne katım ne yatım Yaşıyorsam, dostlarım Doktorlarım sayesinde Bu benim ikinci hayatım; Hepiniz iyi ki varsınız; Ömrümce en güzel Yaslandığım yarsınız! Şaban Aktaş 19.01.2016 Uzman doktor Filiz Kaymakcı, Operatör Dr.Barış özcan, Prof:Dr. Onkolog Mustafa Özdoğan, Onkoloji diyetisyeni ve Beslenme uzmanı Mehmet Refik SezginAntalya Özel Medstar Antalya Hastanesi *Yıldız ve Prof: Dr. Onkolog Idris Yucel ODAMDA DOĞAN GÜNEŞ Odamda doğan güneş Cam cama yansıyansın Keyfe keder gönüldeş Can cana kaynayansın Ay ile gün nârı sen Gönlümün tek yâri sen Yarımı bütünleyen Kâlp kâlbe bağlayansın Yarımı bütünleyen Benliğimi tümleyen Aşkla cemil cümle sen Mutluluk sağlayansın Umutlu sözlerinle Maviler gözlerinde Sevgiyle özverinde Can cana kaynayansın Gözünün sıcağında Mutluluk kucağında Gönlümün ocağında Gün gibi parlayansın Bir güneş gibi doğdun Beni ışığa boğdun Masmavi deniz oldun Sevdayla çağlayansın Kâlbin en büyük aşkı Kalmadı tinde kuşku Kuruldu gönül köşkü Gönlümü bağlayansın Hüznü kederi silen Gözünün içi gülen Halimi iyi bilen Beni tek anlayansın Şaban AKTAŞ 14.04.2022 - 09.00 TAT -Bir şey eksik bu çorbada! ... - Neyi eksik? ... - Anamın eli! ... Nerede şimdi, yok?! ... O eski köy tavukları Tereyağlı, mis kokulu Buğul buğul çorba Limonlu, yumurtayla terbiyeli!.. Şaban AKTAŞ 13.04.2022 - 14.01 KADAVRA! Yoksulun evi yok, olanı da kira Kim bilir nerede Hangi sokakta yatar kalkar Alayım bir ev dese alamaz Seyrine bakar; dünya para! Öylesine pahalandı ki yaşam Bir kilogram domates 25 Bir damacana su Otuz, Oniki kilogramlık tüp gaz Bu ay tam Üç Yüz On Altı lira?! Kim nasıl alabilir ocağına takar; Yaşam pahalığı önce vatandaşı Sonra iktidarı yakar, Yaka silkerek sabret gönül Bu günün yarını da var elbet! ... "Geldikleri gibi giderler!!!" ... Karnımız doydu hamasetle(!) Duygu, inanç sömürüsüne Kuru sıkıya palavraya; Cenaze arabası yetişmez oldu Morglarda kadavraya! Mezarlıklarda yer kalmadı Yetiştirilen bunca imam Bu günler içinmiş; İktidar işini doğru yapmış Anlaşıldı tamam(!)... Şaban AKTAŞ 13.04.2022 - 10.37 YOLLAR Ayrı ayrı yönden gitse de yollar Hepsi aynı yerde birleşiyorlar Ayrılmadan sarsa sevgiyle kollar Toprağa karışan toz duman olur Her durakta bir kaç yolcu biniyor Biri biner iken biri iniyor Yollar iniş çıkış bizi deniyor Yokuşa sarınca yol yaman olur Yokuşunda yürek yorgun düşüyor Düşer düşmez kanı donup üşüyor Kazma kürek elde kabir d/eşiyor Ölümlük dirimlik bir zaman olur Hak sırrına eren günleri saymaz Her gün bir başkadır gün güne uymaz Gözün görmez olur kulağın duymaz Ömür biter bir gün, köz duman olur Ezelden ebede hayat ağacı Uzanır güneşe güllerin ucu Dalından beslenir börtüyle böcü Ağrısız acısız bir zaman olur Aktaş dünya fani nedir bengisu Gökkuşağı aşkın yedi rengi su Hava toprak ateş suyla döngüsü Feleğin süngüsü el aman olur Kiyametler kopar el aman olur... Şaban AKTAŞ 15.04.2022 - 14.42 Şaban Aktaş, 4 yeni fotoğraf ekledi. 15 Nisan, 18:23 · HİSLİ KÖPEKLER Yürüdüğüm yolun kıyısında Bir Kangal gördüm, erkek Çimenlerin üstüne uzanmış Tam uykuya dalacaktı Merakla baktığımı anlayınca Gözlerini açıp bana baktı, Tam o an, bastım kameraya Yürüdüm bir kaç adım, O öylece uykuya daldı... Gölgesine uzandığı ağacın Öbür yanında sonra farkettim Bir Kangal daha var, acaba eşi mi; Onun da görüntüsünü alayım dedim, Yaklaştım yanına, uyuyor Karnına çekmiş ayaklarını Anlayamadım erkek mi dişi mi?! ... Dolandım köpeğin öbür yanına Bir daha baktım merakla Uyur zannettiğim köpek Bana bakmaksızın havaya dönüp Açıverdi karnını bir anda - Al sana, çek istediğin kadar, yiğidin malı meydanda!" D/er gibiydi bana!.. Bu köpekler var ya inanın Çok hisli, uyur ya da uyanık Nefes alışından Düşünü bile okuyor insanın!! Şaban AKTAŞ 15.04.2022 - 18.21 DİP DALGICI Bende acı öyle derin Kendimi hep unuturum Tarifi yok bu kederin Beni sende unuturum Kimde böyle garip hâller Kesilip budanmış dallar Yaprağını dökmüş güller Kökümü de kuruturum! Kime acep zararım yâr Ağaç olsam yararım var Hep yazmaya kararım var Benliğimi unuturum! Esen yeller ılgın ılgın Ben hep derin düşe dalgın Yarı aygın, yarı baygın Günlerimi unuturum! Deseler aklın nerede İki ara bir derede Aya bakıp pencerede Kendimi hep unuturum! Ay yüzünde yüzün mü var Böyle garip hüzün mü var Gecemi gündüzümü yâr Beni sende unuturum!.. Şaban AKTAŞ 15.04.2022 - 16.59 BASTON&TABURE Her devir aynı değildir Yaşlılık dönemi çok zor; Yürür iken yolda Oturmak ister bir yere! Yaşlılar çabuk yoruluyor O yüzden bir elde asa Öbür elinde tabure Oturmamak için yere!.. Son yılların tasarımı bu Düşünenin beynine Yapanın eline sağlık; Hem baston hem tabure... Şaban AKTAŞ 15.04.2022 21.45 AŞK ATEŞTİR Aşk ateştir gülüm kolay atılmaz kola yatılmaz! kolay yatılmaz! Közü gözden başka yerde satılmaz Yaksa da köz gözden ayrı yatılmaz Baka baka sana küle döndüm ben Güneşin göbeği gözün bebeği Ateşler içinde sözün öbeği Bir ateşböceği aşk kelebeği (Gönül bir pervane aşk kelebeği) Bir deli divane kula döndüm ben Ölüm ile dirim varlığım yoğum Gece gündüz gözün gün ile doğum Özlem ile sana aşk boğum boğum Yüreğimden yana sola döndüm ben Uyudum uyandım yanımda sensin Damarımda kanım canımda tensin Sen bana gizlenmiş b/aşka bedensin Aşkla Hak’ka giden yola döndüm ben Şaban AKTAŞ 17.04.2021 - 11.55 YENİCE YELİ Efil efil eser Yenice yeli Dedemin çiftliği annemin eli Yaşlanmış ağaçlar anıyla dolu Bizim elin esen yeli başkadır Dedem saz çalardı türkü söylerdi Namı "Kocabıyık" yaman söverdi Tırpan orak biçer, harman döverdi Topçu Osman Çavuş dölü başkadır Topçu Osman Çavuş keskin nişancı Savasmış yıllarca dinmemiş acı Şehitler gaziler başımın tacı Türkün silah tutan eli başkadır Ardarda yanyana sıralı dağlar Dağların ardında bir gelin ağlar Coşar bahar ile kar suyu çağlar Mor dağların yaban gülü başkadır Güllük Dağı’ndadır çocukluk yurdum Avlandım ormanda çok kuşlar vurdum Samanı savurdum eledim durdum O eski günlerin hali başkadır Aktaşı böyle bil aslımız köylü Karaman elinden neslimiz soylu Severim güzeli ince dal boylu Esen yelde servi dalı başkadır.. Şaban AKTAŞ 17.04.2020 - 20.41 www.edebiyatdefteri.com/.../siir/551381/yel.html Şaban Aktaş 17 Nisan 2020 · DEVRİM MEŞALESİ Kürsüde bir öğretmen Kravatlı ceketli Şık giyimli, tertemiz Derslikler kırkar kişilik Karatahta, silgi, tebeşir... Ortaokul yılları, Antalya Lisesi Andıkça o günleri Gençliğim cıvıl cıvıl Anılarım depreşir... Güneş yüzlü öğretmenler, Bilgi dağarcığı, ışığın sesi, Sönmedi, sönmeyecek Atatürk’ün tutuşturduğu En ateşli devrim meşalesi!.. Şaban AKTAŞ 17.04.2020 - 10. 57 Görsel; Şaban AKTAŞ DÜDÜKLÜ TENCERE Gün düşerken ufuklara Sarkınca ışık batı pencereye Fakir fukara Ne koyacak tencereye Düşünüyor kara kara; Sağlıklı büyütebilmek için Ne yedirecek çocuklara?! Ne yiyeceğini şaşırdı millet Haliyle ucuza tav Mahallede yan yana Üç büyük büyük market Köşebaşında manav Ara sokakta bakkal Bir de haftada bir gün Perşembe Pazarı var! Markette kredi kartı Alabildiğin kadar al Bakkal ile manavda Peşin alışveriş şartı Küçük esnafın Market zincirleri gibi Dayanma gücü mü var?! Öğrense vatandaş Üç harften oluşan G.D.O.’nun ne olduğunu Manav ile bakkal Daha çok satar kesin, Ucuz diye G.D.O.lu ürüne tav olmaz Kanserojen ürünlerin Pençesinde av olmaz; Yerli doğal ürün satın al Doğal beslen, Sağlıklı gıda ye, sağlam kal! Bilmiyorum farkettin mi Çoğu büyük marketin Ortakları yabancı Ürünleri dıştan güzel Özü, sahte, yalancı; Sen sen ol G.D.O. lu ürüne yaklaşma, Var git başımdan Bre mikrop, bana bulaşma Defolup gitsin emperyalizm Bu memleket, bu topraklar Taşıdığımız can bizim!.. Şaban AKTAŞ 17.04.2018 - 19.30 Fert türküsü; Şaban AKTAŞ 1. Kayıt : saat 15.33 Antalya- Tr ’İNSAN PLÂN YAPAR, TANRI GÜLERMİŞ’ * Birbiri ardına geçiyor günler Mevsimi gelince açıyor güller Sararıp soluyor ömrünce güller ’İnsan plân yapar, Tanrı gülermiş’ Akılda hayâlde bunca düşünce Çalışıp çabala ince düşünce Bir gün yorgun düşüp yolda düşünce ’İnsan plân yapar, Tanrı gülermiş’ Düşün düşün bitmez derdi tasası Devran ile işler doğa yasası Dünya fani işte, sözün kısası ’İnsan plân yapar, Tanrı gülermiş’ Tanrı denilen güç evrenin as’lı Bir "Tûbâ Ağacı" ** göklere yaslı Bir zaman dilimi, bir ömür faslı ’İnsan plân yapar, Tanrı gülermiş" ... Aktaş yaz bir dörtlük, dört dörtlük olsun Dört mevsim, bir İlkyaz, son dörtlük olsun Yaşarken gülmeyen ne zaman gülsün ’İnsan plân yapar, Tanrı gülermiş’ Şaban AKTAŞ 11.04.2022 - 10.22 Görsel: Şaban AKTAŞ (*)“İnsanlar plan yapar ve Tanrı onlara güler.” Gabriel García Márquez (**) "Tuba (ağaç) Dil PDF’yi indir İzle Düzenle Tuba (Arapça: طوبى), Arapça kökenli bir sözcük olup hoşluk, güzellik, iyilik gibi anlamlara gelmektedir.[1] Kur’an’da bu kelime Ra’d Suresi’nde geçmektedir: “İman edip güzel amel işleyenler için Tûbâ ve dönüp gidecek güzel yurt vardır. Kur’an 13/29 [1]„ Tuba’nın bir cennet veya cennette bir ağaç olduğu şeklinde değişik rivayetler yapılmıştır. Kurtubî gibi müfessirlerin katılımı ile yaygın olan görüş ağaç olduğu şeklindedir.Bu ağacın kökü yukarıda, dalları aşağıda olan büyük bir ağaç olduğuna inanılır.[2] Meyvesinin hiç tükenmediği de rivayet edilir. Tuba ağacı ile ilgili bilgilere hadislerden ulaşılır. Cennetteki doğal güzelliklerin tarif edildiği pek çok hadiste Tuba ağacından ve onun özelliklerinden bahsedilir. Bu ağaç hakkındaki bir hadis şöyledir: “Tuba cennette bir ağaçtır. Büyüklüğü yüz yıllık yer tutar. Ve cennet elbiseleri de onun tomurcuklarından yapılır.[3]„ Marifetname’de ise şu şekilde bahsedilir: Hak Teala sidretulmuntehada büyük bir ağaç yaratmıştır ki, ona tuba ağacı derler. Onun aslı sarı altındandır. Dalları kırmızı mercandandır. Yaprakları yeşil zümrüttendir. Çeşitli meyveleri şekerdendir. Sonsuz dalları, cennet köşklerine sarkmıştır.[4] Yunus Emre de şiirlerinde bu ağaçtan sık sık söz etmiştir: Cennet tuba ağacıKökü arşta dal aşağı,Öter bülbüller durağıNe acayip ötüşü var Başka bir şiirinden: Salınır tuba dalları,Kur’an okur hem dilleri,Cennet bağının gülleri,Kokar Allah deyu deyu" Alıntı kaynağı: Vikipedy Özgür Ansiklopedi |