Sen gelince dünya nur'a dönüşür
Damarımda akan şu garip sıvı
Sen gelince birden kana dönüşür Açılan yaradan boşalan sızı Sen gelince birden can’a dönüşür Nerden geçer bilmem bu aşkın yolu Nehir gibi akar damarda kolu yağıyor başıma sağanak dolu Sen gelince birden kar’a dönüşür Bir toz bulut çıkar aşkın yolunda Önümüzde engel bilki dorukta Sarp dikenli yol var aşkın sonunda Sen gelince birden düze dönüşür Bahar gelmiş türlü çiçekler açar Sevdiğim can neden sevdadan kaçar Melekler bu aşka yıldızlar saçar Sen gelince birden nur’a dönüşür Sen gittin gözümden akıyor yaşlar Kayıp ettim seni hasretlik başlar Başıma yağan o,çakıldan taşlar Sen gelince birden gül’e dönüşür Zaman yeli esti çölde kayboldu Gülistana koştu güle garkoldu Arzular içimde bir serap oldu Sen gelince dünya nura dönüşür Hasan Karabay 15.08.2008 |