GÜZ YANGINIBir şeyleri unutmak lazım, Aynı gökyüzüne susuşlarımızı, Olmayacak şeylere gülüşlerimizi, Tutamadığımız sözlere aldanışlarımızı, Gökyüzünün kızılında saklı, Son yazdan kalma hatıraları, Bi yolu olmalı unutmanın, Bi yolu olmalı illaki, Gözümdeki yaşı kurutmanın... Düşlerini yitiren kuzgunlar misali, Yakıldı rotasız gemiler son limanda, Güz yangınında hârlandı yüreğim, Nasıl ıssızım, Nasıl karanlıkta, Hani var ya; Kalın bi urganın ucunda.. Zalimane akşamlarda rehinim, Parçalanmış avuçlarımda matem, Parantezler içinde düne bakışım, Aykırı tohumlar ekiyorum her geceye, Her geceden her heceye... Kendine zindan etme kendini, Ne gidiyorsa ömürden, Tamiri yok çok hasarlarım var, Varır mıyım bilmiyorum sıla-i rahme, Eli kulağında sığamadığım yokluğun... Bile bile çıkmıştın oysa yollarıma, Söz vermiştik aşka güya, Kasvetli ve hisseli kumpanyalarda, Kire bulanık paslı ellerde küfre çalan, İsimsiz otlara yazılan dağınık bi rüya... Her gidenin yeri dolar, Sanma acısı ölene kadar, Buruk bir hatıra genzi hep yakar, Kalbe dokundu bu yara, Mevsimlerin dilinde haykıra haykıra, Unut demek çok kolay, Sana çok mu geldim, Yaktığın kadar yanarsın inan, Yürüdüğüm yollarda hayalin, Vakit sabahın dördü; Yoksun! Keşkelerde olmasaydın keşke, İyikilerde saklayabilseydim seni... |
Duygulu şiire yoruma tebriklerim saygıyla.