Anadoluya Davet
ANADOLUYA DAVET
İnsanı çok zorlar, kışı ayazı, Hele bekle gelsin, bahar ayları, Dört yanda çalınır, kavalı sazı, Yemyeşil karşılar, dik yaylaları, Sen bizim yaylayı çıkınca bir gör. Ha dersen; severim, gelmez bana zor, Yolları dar çukur, bazen de hendek, İnsanı çok sever, görmez seni hor, Kalk gidelim dersen, hemen de gidek, Sen bizim köyleri gidince bir gör. Yüksektir karlıdır, dört taraf dağlı, Dağlardan süzülür, yağmur, dolu, kar, Tüneller geçitler, ard arda bağlı, Bir uçtan bir uca, yol olur akar, Sen bizim dağları geçince bir gör. Lale, gül, sümbül kokar ovası, Ovayı kaplamış; pamuk, çay, darı, Hoşgörü yoğrulu, hamur mayası, Çiçekten çiçeğe, misali arı, Sen bizim ovayı gezince bir gör. Emekten çatlamış, nasır elleri, Olmamış kimsenin, köle uşağı, Anadolu tadında, söyler dilleri, Misafirperverdir, insan aşığı, Sen bizim insanı tanı da bir gör. Aşçılarımızdır lezzet erbabı, Karışır aş olur, tahıl, sebze, et, Baklava, çiğ köfte, mantı, kebabı… Yedi bölgesinde farklı bir lezzet, Sen bizim lezzeti tadınca bir gör. Birlikte tatlanır bal ile şerbet, Bekleriz davete sizden icabet, Seksen bir ilinden sevgi muhabbet, Tercih edenlere tam da isabet, Sen bizim daveti gelince bir gör Üç tarafı kaplı mavi denizi, Bektaşi, Mevlana, Yunus aşk ister, Her bir köşesinde tarihten izi, İnşallah ömrümüz gezmeye yeter, Gel Anadolu’yu gönlünce bir gör. RAMAZAN YILDIZ- (08.02.2022) |
Emeğine yüreğine sağlık
__________________________________Selamlar