KorkuHayal ve gerçek arasından kala kaldım Bazen umut Bazende hüzün oldu Gerçeklik sözcüklerde asılı kaldı Ben unuttum her şeyi Dağı taşı kentleri Ve bilmem milyonlarca şeyi Dams sendromu yaşarcasına Hala anlamıyorum Bu kadını görünce neden sol yanım hızlanır Neden titrerim Ellerim ve ayaklarım gençken olduğu Gibi birbirine dolanır sakarlaşırım Daha sonra öğrendim ki buna Aşk olayına ise vurulmak diyorlarmış Oysaki aşkı hiç istemedim Mutluluğa olan inancım olmadığı için değil İnsanlara inanıcak kadar ne ömrüm ne takatim kaldı Söyle derim ama Bir den bire birşey olur akıl tutulması yaşarsın Kalbine şok verilmiş gibi atmaya Göğüs kafesin tarifsiz bir acıya ev sahipliği yapmaya başlar Böyle şeyler işte Güzel sözcükler yazarsın Şiirler romanlar yazarsın Haykırırsın her yere Sesinide duyar aslında Sağır olur Kalpsizleşir hemen Sen olduğun gibi kalırsın Yarınlara umutla değilde Ölümü bekleyen hastanın Gelsede kurtulsam der gibi Beklersin Çevren genç yaşta bunları düşünme demeyecek ama Öldü de bu açıdan kurtuldu diyecek Ve bir sabahın güneşin daha göz kırpmadığı bir anında Toprağın sıcak kollarına öyle atılı verirsin Orada milyonlarca dostun olur Geçmiş aslından geçmediği anlarsın bir daha Kimi şair kimi aşığı görürsün Sonra da acının çığlığı yeri göğü inletir Toprak olursun Baş ucuna kimse gelmez Seslenirsen kimse duymaz Kara çamurun için de bedenin hapishane hayatı yaşar Ruhun ise kâinatı keşfetmeye diye çıkar O bilmediğimiz acıya kollarını acar Ve sonsuzluk Yankılanır Alemlerde Oysaki ben bitti diyip gözlerimi kapatırken aleme Uykunun derinliklerinde uyandığımı geç fark ediyorum Ürperiyorum ya gördüğüm şeyleri yaşarsam diye iç geçiriyorum Rüya diyip avutuyorum kendimi Oysaki kader uzaktan göz kırpıyor bana |