Adalet güneşi doğduğu zaman
Tarihler tekerrür edip dolaşır
İbret alınmasa ne yapsın zaman Masumun göz yaşı arşa ulaşır; Merhamet adalet öldüğü zaman İlahalık taslayıp gücüne kanar Yaptığı yanına kär kaldı sanar Tek bir kıvılcimle saraylar yanar; Mazlumun çilesi dolduğu zaman Pür-meläl inleyen gülsüz bülbüller Läl kesilmiş susmuş ağlayan güller Zulme kılıç olur bağlanmış diller; Kervan istikamet bulduğu zaman Ateşler çakmağı çakanı yakar Belamların çatal dilleri sarkar Zulme yorgan olmuş karanlık kalkar; Taşlar gediğine konduğu zaman Rahmet yağmurları indikçe iner Yaralı canların sancısı diner Yaptiği zulümler zalime biner; Fravunu deniz boğduğu zaman Hakta özgürlüğü tadar köleler Peygamber gülleri açar çileler Örümcek ağina döner kaleler Dualar mustahap olduğu zaman Sabır taşı çatlar atom misali Yer gök adaletle yaşar visalı Bayram eder garip mazlum ahali; Nemrutun ateşi söndüğü zaman Yer yüzü adeta cennete döner Adalet güneşi doğduğu zaman Mustafaoglu ilyas Okuyup yorum ve eleştiri yazan tüm dost ve forumdaşlara, saygılarımı bırakıyorum |