Ah Bal Kabağı YaşlılıkDüşüyor aniden odama alacakaranlık Kokuyor tek gül ama esir ve vazoda! Odamı sarıyor zindan gibi yakınlık Canıma kast edecek kazığı hazırlayor sanki Voyvoda... Odanın kapısı demir parmaklık Elimdeki fener gösteriyor bana bir adımlık Aynada dünden kalma Buğulu yama Üstüne yazılmış, “Elinde ki fenerle bulamazsın aydınlık!..” “Kimse var mı” Diye sesleniyorum Her korktuğumda olmuş bu alışkanlık… Cevap yok, yok Kabus gibi sessizlik ve yalnızlık! Vazoda ki gül boynunu bükmüş Kafeste ki kanarya ürkmüş… Ayaklarımda felç kıpırdayamıyorum! Fıratın kenarında var ya Birecik Nesli tükenmiş Kelaynak gibi diyor, “Yaşama olma yenik!” Bu yüzden sanırım ne gülü ne de kanaryayı özgür bırakamıyorum Onlar hapis bende odada… Oysa parayla donanmış yatak Kim görse hediye edene minnet edecektir Eminim tembelliği seçip yapacak üstüne atak! Sanki benim için hazırlanmış tuzak Her an içine uykuyla gömüldüğüm batak Çaresizim… Engelli ve uyuşuk halim Tanımadığım bu kabus Öldürdüğüm binlerce anı ve tecrübe Yaşıyorum yalnızca kaos… Diyorum kendi kendime Yiyemedikten sonra anlamsız ne istersen iste! Engelsizken bile değildi oysa çare Bir meçhuldesin işte Ah bal kabağı yaşlılık… Saffet Kuramaz |
Yüreğine emeğine sağlık
__________________________________Selamlar