B E R H U D A R v e B E D B A H T
İnsan!..
Ne yazık ki, çok büyük bir kısmı, “KUL’luk” gibi sahip olunabilinecek o en büyük lütfa mazhar iken, en sefil derecelere düşen.. nur’la yıkanmak dururken, her gün kir’le dans eden, aziz olmak varken zelil olmayı tercih eden, Cennetler o’nu dört beklerken, o Cehennemlerin “soğuk ateşi’ni” tercih eden, kârı ve zararı hep MADDİYAT’la ölçen.. aciz, zavallı, hem ödlek, hem dönek.. varlığı, kendisine bile yük gelen.. bir garip ve esrarengiz varlık!. Bir de, bunun tam tersi olarak, çok az bir kısmı da; hem Allah’a KUL’uğunun ve O’nun yeryüzündeki halifeliğinin, hem de, İNSAN’lığının farkında olan “gerçek insanlar” da var. Bunların ilki, mutsuz, üzüntülü ve kederli.. ikincisi ise, mutlu sevinçli ve neş’eli... Bunlardan, birincileri yaşadıkları azaptan dolayı BEDBAHT ve diğer ikincileri ise, kavuşacakları müjdelerden dolayı BERHUDAR’dırlar... B E R H U D A R v e B E D B A H T ŞİİR NO: 95 ** 14-12-2008 Ya!.. Berhudar olacaksın, bu Dünya’da; ya da, bedbaht, Örnek mi istersin?.. Özüne dön bir bak, işte ahvad. Bedbahtlar, neden çeker? Ebediyen; derdi, çileyi, Berhudar olanları bekler, Cennet’de koca bir taht... Sana, yetmez mi?.. Diz çöktüğün, süründüğün.. bunca yıl, Mezar’daki ecdad’ını ettin rezil!.. Artık ayıl... AR duygusu kaldı ise, durma utancından bayıl, Ya!.. Bu haline, razı ol . Ya, da! Şu, zilleti yırt at... Unutma, bu imtihandır. Deccal, önünü kesecek.. Küffar’lar, beslenmek için asil kanını içecek... Hazreti İsa ile Mehdi, yardımına gelecek.. Sen!.. Allah’ın Vekili’sin; idrak et de, ayağa kalk... Yaratılmak, büyük lütûf... Ya! Yaratılmasaydın.. sen, Ne kadar, nazlı yaşasan... Yine; toprağa girer, ten; Gel. Doğru yol’a gir, ya da istediğin kadar eğlen.. Terazi – Mizan kurulur. Orda, edersin “farkı fark...” 21-Kasım- 2009 SAAT:04.15 Konak-İZMİR. |