İSTANBULTaşım toprağını altın dediler, Ne taş bulduk, ne de bir toprak sende… Ormanların tel tel edip yediler, Ne ağaç var, ne de bir yaprak sende… Surlar can çekişir boğaz kan ağlat, Trabya sırtları yürekler dağlar. Ne Bostancı kaldı ne Yeşilbağlar, Ne su kaldı,ne de bir ırmak sende… Kıyı kumsalında sarhoş narası, Çamlıca tepesi mayın tarlası, Çarşısı pazarı kurtlar sofrası, Ne bal kaldı, nede bir kaymak sende… Çoğunun sırtında acı bir kasvet… Sende yaşayanlar bir dosta hasret. Servetin üstüne gelse de servet, Ne huzur var, ne de bir gülmek sende. Esnaf tüccarında insaf kurudu, Hırsızlık cepçilik aldı yürüdü. Burada yaşayanlar artık yoruldu, Ne iş kaldı, ne de bir ekmek sende… Dostluk arkadaşlık bitti bitecek. Komşuluk muhabbet öldü ölecek. Sevda güllerimiz soldu solacak. Ne aşk kaldı, ne de bir sevmek sende. |