37
Yorum
67
Beğeni
5,0
Puan
1780
Okunma

acıma kulum acınacak hale gelirsin...
(acımak yalnız Allaha mahsustur)
öz geçmişimin içinde de illaki
tüm yakın çevremin
günü birlik her hamallığını üstlendim
iyilik damarıma sığınanın ihtiyacını gidermekte
hep kanaate özgü bir çerçeve içinde gezindim
para pul hırsı yoktu ki gözümde
fıtratım hiç uymadı gitti bu çarpık düzene
kendi kendime kaldım her anımda
bu ummanda
tek başına dalıp ta çıkan bir martı gibiydim
kimin derdine biraz merhem sürsem
tüm sorunlarını benim sırtıma yüklerdi
ayaklarımla yüreğimeydi hep zulümüm
kimisi saf görerek yalakalaştı
kimi heves ve neşemi çalıp da gitti
kimisi de avuçlarıma dikti gözlerini
bu insafsızlık arenasında yem oldu tüm ömrüm
oysa ki kendi kıçına yer bulamayan kişi
beni ne ilgilendirirdi
sitem yüküne köle olmak neyi nasıl değiştirirdi
elin cezasının altında yandım kamçı sesleriyle
kimi yalan dolana sarıldı
kimisi de çıkarı için bir tuzaktı bu yufka yüreğime
gönül bonkörü olmakla kimi ihya edebilirsin ki
gözleri aç olduktan sonra
zenginlik nasip değilmiş bana
zira gönül cebim her an açıktı tüm garibanlara
belki masalarına bir havyar koyamadım ama
aç ve açıkta da kalan olmadı
her ne kadar kendi külhanımda zorlansam da
hiç değilse vicdanım çok rahattı
içimin tüm hücrelerinde kaynardı
bir küçük kazan
ondandır etrafıma yanaşamadı hazan
ilkbaharı olmasa da kışı görmediler ya
oda bana yeter
çaresizlik sardı mı etrafımı
ne eder ederde
bir yolunu bulurdum bu çıkmazın
tüm faturalar topyekûn tarafıma kesilse de
bu çileli yılarda da hiçbir gün duyamadım
bir elin o sıcaklığını
kime gönül verdiysem hep fos çıktı
şükürle dost oluşum tam bu günlere denktir
kırpıldıkça bir kel kaza döndüm
gönül kapım her ne kadar kapanmadıysa
içeri girip usulca benim için kapatanda olmadı
oysaki
benimde sevecen bir kalbim vardı
gözlerimde pırıltılı bir bekleyiş içindeydi
dokundukça kanıyordu vuslat ağacım
şu pak gönlüm ise
evimde ki doksan dokuz çiçek gibiydi
etrafımda her gün pervane olanlar
üç baharda yaşayıp da durdular
bense hep kışa misafirdim
balık bilmese de halik bilsin diye
bu dik yokuşlarda fark ettim düzlüğün kıymetini
nefes nefese kaldığım o an
hep nankörlerin okuna hedef olurken
kadir kıymet bilmeyenlerin bu yozluğunu
bahçemde ki ağaçlarımla
bir kedi bir köpekle tek başıma kaldığımda
kediyi besledikçe anladım köpeğin kıymetini…
AZAP...(Kadri Atmaca) 31.10.2021
5.0
100% (49)