Kitaptan İlim olan.Sırrıyet-i Belkıs’ın taht’ı Kitabı ilim irfanı zat’ı, Ol diyen kudreti Halıkı, Başka yerde aramayasın, Kur-anda Süleyman kıssası, El Kudreti Ekber ALLAH’I Keyfiyet-i Sebebiyet aracı, İki Melektedir onun cevabı, Açılır perdeler görülür orduları, Kalbinden Rab’be ol ittikafı, Kelamlarda gizli bul mucizeyi, Sırrıyet dediğin İbrahim misali, İzinden gider-ki mühürlü nişan, Dünya’da olmadı onun gibi kral, Emrine verildi tabiat-ı cins ve lisan, Süleyman dahi şaştı kaldı, İlim verilen zata bakakaldı, Zatına mahsus onu övmedi, Rabbini yüceltti ona şükretti, Atomu parçalama boşuna iştigal, Buluş dediğin ilmin Âliminden al, Boş Aklın içinde olmaz ki hemhal, Gönülde gizli damla damla dal, Kökünden büyür ve dikleşir ağaç Ey ALLAH kulu önce itikat sonra amaç, Zalimlere karşı onun yolunda savaş, Müsaade iste işte sana araç ve Miraç. Süleyman as) hühdüd ile buldu Belkıs’ı, İbrahim as) beyaz kuşlar ile buldu cevabı, Musa as) yol arkadaşı öğretti ona gaybı, Nebi Muhammed as) tüm kitapların Kur-anı Göklere açılan bir dua ki onda sandığı, Bak orada parlıyor insandan Zühre yıldızı, Tefekkürün en üst noktası Marifetullah, Dosdoğru yol İslam sahibi El Kadir ALLAH, Tüm Nebi ve Kelamların toplamı Kâinat kitabı, Sorguya çekilecek insan ona uyan uymayan, Maharet bunca zilletin içinden Rahmeti bulmakta, Asıl kabiliyet Vahyi okuyup anlamakta yaşamakta. Bakara Suresi, 102. ayet: Ve onlar, Süleyman’ın mülkü (nübüvveti) hakkında şeytanların anlattıklarına uydular. Süleyman inkar etmedi; ancak şeytanlar inkar etti. Onlar, insanlara sihri ve Babil’deki iki meleğe Harut’a ve Marut’a indirileni öğretiyorlardı. Oysa o ikisi: "Biz, yalnızca bir fitneyiz, sakın inkar etme" demedikçe hiç kimseye (bir şey) öğretmezlerdi. Fakat onlardan erkekle karısının arasını açan şeyi öğreniyorlardı. Oysa onunla Allah’ın izni olmadıkça hiç kimseye zarar veremezlerdi. Buna rağmen kendilerine zarar verecek ve yarar sağlamayacak şeyi öğreniyorlardı. Andolsun onlar, bunu satın alanın, ahiretten hiçbir payı olmadığını bildiler; kendi nefislerini karşılığında sattıkları şey ne kötü; bir bilselerdi. Neml Suresi, 40. ayet: Kendi yanında kitaptan ilmi olan biri dedi ki: "Ben, (gözünü açıp kapamadan) onu sana getirebilirim." Derken (Süleyman) onu kendi yanında durur vaziyette görünce dedi ki: "Bu Rabbimin fazlındandır, O’na şükredecek miyim, yoksa nankörlük edecek miyim diye beni denemekte olduğu için (bu olağanüstü olay gerçekleşti). Kim şükrederse, artık o kendisi için şükretmiştir, kim nankörlük ederse, gerçekten benim Rabbim Gani (hiçbir şeye ve kimseye ihtiyacı olmayan)dır, Kerim olandır. |
Mevlid-i Nebî Kandiliniz kutlu olsun Üstadım..