GÜNEŞ DOĞARKEN
GÜNEŞ DOĞARKEN
Bir kedi yavrusu ezilmiş yolda Karşıdan karşıya geçmek isterken Belli ki çok hızlı gelmiş araba Sürücü bassa da yetmemiş fren!.. Bir ağaç dibinde ölü yatıyor Ölüm sızısı bu kalbe batıyor Apansız bir kaza; yaşam bitiyor Her ölüm acıdır, her ölüm erken! Al kana belenmiş kafası ezik Cız ediyor içim yavruya yazık Dünyanın ekseni dengesi bozuk Yakalıyor ölüm yolda giderken! Bu gün biri yarın bini gidiyor Öleceği anı kimse bilmiyor Gidenler bir daha geri gelmiyor Kâlbin dur duraksız "...küt... küt" atarken! Neresinden baksan ölümlü dünya Sonlanıp bitecek en güzel rüya Binbirgece masal binlerce hülya Çıkmadan teninde can soluk varken Yetmedi üstüne bir acı daha Kim ölecek belli değil sabaha Göreceğim günler var deyip daha Kesme umudunu güneş doğarken ŞABAN AKTAŞ 26.08.2021 - 10.57 GÖNÜL DİLİ Neler çektim bilsen aşkın elinden Ezgisi yazgısı gönül dilinden Şarkı türkü ağıt senin telinden Sıra Gecesi’nde konak gibisin O Güney illeri ve Güneydoğu Her gün senden yeni bir güneş doğdu Sana doğru geldim Kıbleye doğru Çinili bir mihrap revak gibisin Aşkın güzelliği bende yatıyor Senin ile bana bir kâlp yetiyor İnce ince sızı iğne batıyor İşle işle bitmez yumak gibisin Yazması gönlümde iğne oyalı Gülpembe yanağı haktan boyalı Gittin diye gönül koydum koyalı Her an çıldırtmaya ramak gibisin Bu çılgınca aşkın umarı sensin Aşkların en ince damarı sensin Bu gönül köşkünün mimarı sensin Gönlüme kurulmuş hamak gibisin Şaban AKTAŞ 26.08.2021 -20.19 Görsel: Şaban AKTAŞ SERVETİM SENSİN Para ile mal mülk sensiz neyime Aşk ile en büyük servetim sensin Tüm güzelliğinle girdin beynime Düşümde ilk tercih " Evet!" im sensin Sen bir " Evet!" demiş olsaydın bana Gelmez miydi aşkla her renk dünyana Gökkuşağı gibi girsem hülyana Her yağmur sonrası medetim sensin Aşkla güzelliğin kâlpte yatıyor Gül yüzün ruhuma ahenk katıyor Güneş sende doğup sende batıyor Her dünyadan büyük servetim sensin Şaban AKTAŞ 26.08.2021 - 19.36 SEVDİYSE GÖNÜL BİR KERE Sevdiyse gönül bir kere Ölür günde yüzbin kere Ayrılmaz can ile cânân Parçalanır pare pare Her parçada ayrı bir sen Gönlümde gül desen desen Gidip geri gelmez isen Deli gönlüm pare pare Gözyaşları damla damla Gül yüzünde çiydir anla Sanma ki kurur zamanla Onulmaz gönülde yâre Dalından gül dermeyince Muradına ermeyince İçim "Cız" der ince ince Bakmaz gönül başka yâre Gül diye seni bilirim Yokluğunla ben ölürüm Çok uzun yoldan gelirim Sapmadım hiç başka yere Aşk ise benim kaderim Zarar ziyân kâr ederim Sanki yoktan varederim Kaymaz gönül başka yâre Şaban AKTAŞ 26.08.2021 - 18.41 Görsel: Şaban AKTAŞ " BULDUM BULDUM" Aşkın aydınlığı müthiş bir ışık Gönül ışığımı gözünde buldum Gözlerinde senin binlerce yıldız Özümde Big bang’i aşk ile buldum Güneşte korona neymiş öğrendim Dağılmadan beynim kendime geldim Aşk ki daha sıcak, güneşi deldim Delinmiş göbeği aşk ile buldum Her çiçeğin ayrı biçim rengi var Hepsi ayrı yıldız ışık dengi var Sensin aşk yıldızım gönül dengi yâr Gözünde güneşi aşk ile buldum Çılgınca düşlerin sonu gelmiyor Aşk bir sonsuzlukmuş hudut bilmiyor Akıl dışı eylem mantık almıyor Her düşsel kalıbı aşk ile buldum " Buldum, buldum!" deyip yollara çıksam Yerleri inletip gökleri yıksam Mümkün değil sensiz dilimi yutsam Her tür çılgınlığı âşk ile buldum Deli derler bana varsın desinler Esip dursun senden çılgın esinler Sözcük sözcük desen şiir resimler Tüm güzellikleri aşk ile buldum Sen beni çekersin, ses ise sesi Aşkla dolu göğsün her bir nefesi Bağrımda gül ile bülbül kafesi Ahengi uyumu aşk ile buldum Aşk uğruna canım yoluna kurban Gül yüzünle tatlı diline kurban Gözünde sevdamın seline kurban Varımı yoğumu aşk ile buldum Sarılmadan senin ince beline Aktaş aldı yine sazı eline Bin saz feda olsun zülfün teline Her güzel türküyü aşk ile buldum Şaban AKTAŞ 26.08. 2021 -13.33 AYRILIK RÜZGÂRI Ömrünün baharı ilk gençlik çağı Sönmez ateşlerde aşkın ocağı Cehennem çukuru cennet kucağı Ardından poyrazlar yangına döndü Belinde saçların bir deli orman Başaklar biçildi savruldu harman Emir yüksek yerden yazıldı ferman Hasretin rüzgârı yangına döndü Artar günden güne yangın eksilmez Alaz alaz esen poyraz kesilmez Sevmiş gönül nazlı yâre küsülmez Aşk hoyrat bir poyraz yangına döndü Ayrılık rüzgârı poyrazdan eser Bırakıp gittiğin o yazdan eser Ardında saçların Haziran keser Tel tel esen yeller yangına döndü *** Gece uykuları bölen sen idin Benim ağlayıp gülen sen idin Ağlasam yüzümü silen sen idin Şimdi cebimde bir mendilim kaldı Beni Haziranda terkedip gittin Acıyla yangına garkedip gittin İmkansız bir aşkı farkedip gittin Yüzünde titreyen kandilim kaldı Kaynadı kazanım kısık ateşte Bir garip ozanım yazgım güneşte Yenik düştüm ben bu aşkla güreşte Aşkta galip gelen sevgilim kaldı Gözlerini aşka bir mabet yaptım Yalvardım yakardım ibadet yaptım Ayın hilâlinde düşüne yattım Gül yüzünden ay’da bir dilim kaldı *** Hani sevdiğim o günlerin hani Kar beyaz teninde güllerin hani Deli poyrazlara terkettin beni Savruldum saçında küllerim kaldı Sen göze bakardın göz sana bakar Gece saçlarında fırtına kopar Tel tel çarpar beynim şimşekler çakar Şimdi yanık türkü tellerim kaldı Tel tel iner saçın beline kadar Türkü türkü sazın teline kadar Sarsam seni tatlı diline kadar Güle tutsak bülbül dillerim kaldı Belli olmaz aşkın yaz ile kışı Ayırmaz aşk kuru/su ile yaşı Sev de benim gibi bir mendil taşı Bir kâğıt mendilden güllerim kaldı Şaban AKTAŞ 25.08.2021 - 22.12 |