Eşkâl çizgisimuharebe meydanının eşkâlini çiziyorum dört bir yanı sırça tozu bozguncu bulutlar devasa bir yorgan örtüyor yanık ağaçların gölgesine kavruk aklın z kuşağına körpe bir inme inmiş cepheden yalan atışları geliyor topal pire gücünde yıkıyor heyelanı toprak altına seller kavuşurken ağlama sesini çiziyorum kentin eşkâline ıslanmış kağıtlardan akıyor kara kalem medyalar manşetine.. belâ-tül afat teamülüyle göğün yüzünde bir köz ibriği soğuyor düşman rüzgarı ile sağanak çığlıkları duyuluyor intizarla kamçılanan nehirlerde yer yüzüme sıçrayan çamurdan insan siluetleri geçiyordu el’ele ve.. -tutamadım eşkâli çizgilerde- yandı yüreğimin gizemiyle ve kapıldı sellere koca bir şehir ile... .. |