şükür
Çocukluğu;
kalın camların ardında geçti, severdi top peşinde koşmayı kara kamyon lastiği ile öğrendi yüzmeyi elbiselerini komşular verirdi, dua ederdi bayramları, bir torba et gelsin diye; gazete sattı sabahları, çöp döktü, yer sildi, okudu, yazdı; Genç oldu; güzel kızlar gördü, beğendi, onlar onu görmese de , baktı hayran hayran, uçsuz bucaksız denizi gördü, aşık oldu, yandı kızgın güneş altında, anadan doğma beyazlığı karardı, su topladı teni, büyüdükçe kirlendi, kirlendikçe büyüdü, komşunun oğluna özendi, "benim de bakıcım olsun ,bir bardak sütle ardımda dolaşsın", sevmeyi denedi, yaklaşamadı yanına, o kadar yüksekteki gözü kızın, yere inip bakmadı kendine... bir gün, baba oldu, mutlu oldu; fakirliği gördü... ona da çare buldu, sütüne su kattı çocukların, hırsızlığı düşündü çoğu zaman, belinde ses tabancası, torbalar dolusu parayla kaçmayı arzuladı, Şimdi açıldı gözleri, şükrediyor Allaha, gençlik geçmiş olsa da... 11-03-2008 |