4
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
385
Okunma
Sene elli dokuz Mart’ın içinde
Antalya Taşağıl orman işinde
Henüz yaşı gençti otuz beşinde
Çolakgilin Dursun rızık peşinde
Fatma ile Seher iki eşliydi
Nesili Mustafa, Dursun Ali’ydi
Güçlü kuvvetli bir er kişiydi
Çolakgilin Dursun hiç gün görmedi
Onun hayaliydi değirmen yapmak
Boşuna akıyor Melet’te ırmak
Çoluk çocuğunu çekip kurtarmak
Felek döndürmedi demir çarkını
Ekibini kurdu işle anlaştı
Ormanda kütükler ile savaştı
Her öğün yediği kuru lavaştı
Otuz beş yaşında ölüm bulaştı
Oysa rüyasında ayan olmuştu
Rüyasını Kadir, Ahmet sormuştu
Gördüğü rüyayı kötü yormuştu
Tek, tek anlatırken gözü dolmuştu
Gördüğü rüyası işte şöyleydi
Kadir’le Ahmet ırmaktan geçti
Kendisi bir türlü aşıp geçmedi
Bir daha yavrusun yüzün görmedi
Zalim yokluk onu gurbete saldı
Ecel geldi onun kapısın çaldı
Kesilen ağacın altında kaldı
Bir garip mezarı orada kaldı
Bünyesi kuvvetli iri yarıydı
Yardım esirgemez iyi biriydi
Henüz otuz beşinde gençti diriydi
Çolakgilin Dursun köyün eriydi
Değirmen yapmaktı onun niyeti
Suyun debisiyle çark döndürmekti
Çok para harcadı emek sarf etti
Kendini harcadı ömrün tüketti
Akgül’üm diyor ki bir gün görseydim
Bir resmi olsaydı baksam sevseydim
Gözüm açık gitmez öyle ölseydim
Doya doya ona baba deseydim
24.05.2021
Rahmetli babam Dursun sene 1959 mart ayında Antalya’nın Taşağıl nahiyesinde Orman kesim işinde çalışırken iş kazası sonucu hayatını kaybetti, Mezarı o günün şartlarında memleketine götürme imkanı olmadığından Taşağıl mezarlığındadır .O zaman ben altı aylıktım ağbim ise 2 yaşındaydı .Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun.
5.0
100% (5)