ölütlerde zaman
kara
dikenli ve kuru bir çalı gibidir ölütlerde zaman... yunusça önce garipler çekilir bir bahisteki kısa çöp gibi yahut kurtlanmış bir meyve gibi dalından.. kimseler bilmez kimseler görmez ne sesinin izi kalır odalarda ne gülüşünün gölgesi aynalarda... eksik bir veda sözü dudaklarında kırkıncı kırk birinci ve kırk üçüncü kapıyı kapatır dudağındaki söz buruşmuş bir kağıtta açılmış kara bir yara... ne okunası ne söylenesi ne bilinesi... insan ne çok öteye gidiyor kendinden bir sabah uyanıp yalın ayak belki biraz da pejmürde koşuyoruz insandan öteye çok çok öteye... ne diyor karaca toroslardan çukurova’ya "garibin hatırı sorulmaz imiş..." kim bilir kaç hikaye var karanlığı giyinmiş uyur benliğimizde bencilliğimizde.. kara dikenli ve kuru bir çalı gibidir ölütlerde zaman... 2/5/2021 ödemiş |