GÖNÜL ELÇİSİ
GÖNÜL ELÇİSİ
Üzüldüğün sevi ise, eğer candan sevdin ise Üzülme yaradan yardır, her derdin çaresi vardır Aşka layık bir şakayık, hayatında bir munise Sevda ateşten elbise, serde rüzgâr, yürek hardır Gönlüne aşk damlayanın bencil, bedbaht işi olmaz Sevgi ile yaklaşmazsan hiçbir derdin şifa bulmaz Ben bir gönül elçisiyim elçilere zeval olmaz Bu dünyanın gam yükünü çekenler hep âşıklardır Kara sevda denilirmiş düşmüş isen kor ateşe İşittim ki aşk denen şey benziyormuş bir güneşe Sevmeyen taş, sevenler hoş, hayatları da pürneşe Sevgi dolu bir gönle gir, mutluluklar sana kârdır Her nefeste dua gibi dilinden hiç düşmez adım Aradığım her şey onda başkasında bulamadım Beklediğim mukaddes gün yaklaşıyor adım adım Beni mecnun, del eyleyen gül kokulu güzel vardır Tatlı sözler, gülümseme böyle bir aşk olmaz deme Her sözü bir aşk kanunu, işliyor ta iliğime Kanım, canım olsun onun feda benim sevgilime Seviyorum, seveceğim olsam bile lime lime Düşünmesi bile acı onsuz dünya bana dardır Unutmadım bir an bile, adın andım her vesile Görülmemiş, yaşanmamış doyum olmaz bir aşk ile Cennet bizi çağırıyor aşkımızı bile bile Yaşayalım kana kana hak etmişiz aşikârdır Bir güzelin aşığıyım anlatamam teker teker Ekmeğim, su, aşımdır o nefesimdir, nefsim çeker Elma yanak, kiraz dudak, kalem kaşlı, dili şeker Eş, benzeri yoktur onun bu dünyada bana yardır Anzeri’yim sevdim güldüm, onu candan aziz bildim Güzelin aklını çeldim, bütün acıları sildim Gönül alıp gönül verdim, sanırsın cennete geldim Bulutlarda yüzüyorum, şimdi o da bahtiyardır Ozan Anzeri |