ÇARPIŞMALAR
I
Karanlığın perçemlerinden geliyorum dalgalanarak Yedi bağ iklimi, dağların yamaç avuntusu Sürgünlerin kırılmaz kalemidir sevdam Gün yarası; kan kırmızısı şerbetler içinde Durgun suların esintili meltemiyiz. Kırgınım yalnızlığı sağırlığa vuran dizelere Şimdi ayaklarımın altında binlerce yılın tozu Hangi tünelere savuracağımı bilemediğim çimenler İnce belli bardakların ipek işlemesi Dönüyoruz artık yaşamın ağırlıklı ilmeğine Örme labirentlerin yangın surlarına İçim içime bağırıyor dünya duysun Duysun esaretimin kör bilekleri Tırnak ucu kadar göklerden çıksın bitişlerimiz. Sarılsın tülbentlerin vuslat ezgisine Ağlama yüreğimin kumsal ateşi Kıyılarına diken olmuş gemilerini düşünme Kanatsın, kanatsın ama sen ağlama Sonsuzluğa kurulmuş duvar saati Bu çanlar kimin için perdelenir Kimin hayallerince kapılar kapanır üstümüze... II Bilinmez, bilinse de bilinmez Kaleler, çekilin önümden Taş taş işlerim gözyaşlarımı Yarin inancında bu serzenişler Kaleler, kumlarca-kumlarca bu yıldırım sütunları... Şahidimdir uzun ve beyaz kar tepeleri Benliğim aşk olsun Benliğim kara bir gül, adım sevda olsun Çöller çağırıyor kurak mevsimlerimizi Tel inceliğindeki sislerin suskunluğu Ve kıymetsizliğini tüm ayrılıkların Vakit gece yarısı, yollar kırık Bütün simalar avuç içi cam birikintisi Mısralar uykusuz Sokaklar ağaçlarca ağarmış Lambalar gözlerim gibi çukurlaşmış ve ışığı sönük Şarkılar birbiri ardına dağılmış saçların gibi. Güneşi tutan çocuklar gitmiş Issızlığına bırakılmış tüm banklar Sayfaları sararmış kitapların, bulutlar ıslanmış Ürkekçe bir köşede kalmış elma şekerleri Sığırcık sürüleri de yok artık Boğacak bu şehir bizi, gidelim Gideceğimiz yer anlamalı tınılarımızı Suskunluğumuzu vurmalı yüzümüze Ve duymalı çocuksu hallerimizi Tedirgin, tenha... III Takvim yapraklarıyla dolu mezarlıklar Bir ruhun yaşama izdüşümü Ölümü kavrama ve insanlığın umursamazlığı Kül kurusu, zaman aşımı varlığımız Hafifliği tüylerin demir uçlarında, vakitsiz Sevgi ve Leyla’nın kadim sarmaşıkları Dantelin yüzeyinde gizli hatıralar Cümle bu, çatışma ve nefes alma arzusu Yalın ayak, yaralı, serden bağımsız Düş görünümlü biraz. İçimizdeki hayaletlerle yaşıyoruz Tabusuz, susuz belki de biçimsiz Çalılıklar boyunca siyah. MURAT GÜNDOĞAN - MAVİ EZGİ ŞİİR KİTABI |
kaleminiz var olsun...................