eskiden
ESKİDEN
Özün kenarına kazan kurarak Taşta esbap yıkıyorduk eskiden Tokaç ile şapur şapur vurarak Çevirerek sıkıyorduk eskiden Tarlalarda nohut bakla biçerdik Susayınca pınardan su içerdik Paçayı sıvarda çaydan geçerdik Çağlayıpta akıyorduk eskiden Neredeydi öyle çok çeşit yemek Aşımız bulgurdan katığı sumak Bulgur yapmayada isterdi emek Biz sokuda çekiyorduk eskiden Tandırı kurarda yufka açardık Basma bulsak fisdan şalvar biçerdik Yorulunca kendimizden geçerdik Hamur peze döküyorduk eskiden Gedikliden kağnı sesi gelirdi Harmanlarda döğen saban olurdu Hasat vakti çifçi huzur bulurdu Kağnıdan sap döküyorduk eskiden Hoş olurdu döğenle sap sürmesi Döveni çekerdi öküz kırması Sobada yanardı inek kermesi Tezek gübür yakıyorduk eskiden Ebem yünü tarar iğe sarardı Anam yün iplerden çorap örerdi Halam ekmeğine çalma sürerdi Kirmanda ip büküyorduk eskiden Hilali der yün döşekti yerimiz İşimizde vardı alın terimiz İğde kokar idi parfümlerimiz Biz fesleğen kokuyorduk eskiden Hamitli Hilali RABİA SAYLAM TAŞDEMİR 16/02/202 Not şiirde geçen eski sözcüklerin anlamları Öz:akar su dere Tokaç:kalın apaçtan yapılmış bi tür tahta Çay: dar arktan akan yoğun su Sumak: yeşillikten yapılan bi tür salata çeşidi Soku:Yuvarlak ortası delik bulgur çekilen taş Fisdan:pazen ve basmafan dikilen elbise Gedikli:kaman yolundaki tala başı Kağnı:öküz yada eşek at gibi yük hayvanının çektiği ağaçtan yapılmış tahta araba Döğen:alt kısmunda taştan dişleri bulunan tahta parçası Gübür:hayvan dışkılarının ezilerek kurutulmuş hali İğ ve kirman: Taranmış yünleri bükerek ip haline gelmesini sağlan tahtadan yapılmış bi tür alet |