GELDİ GEÇTİ
GELDİ GEÇTİ
İstesem de saramadım Yanına bir varamadım Halin nedir soramadım Boşa geldi geçti ömrüm Bu suç sende bende değil Aktı gözden göze meyil Yaş geçtiyse elde değil Kışa geldi geçti ömrüm Savrulurken yelden yele Uçup gittin gurbetele Arzuhal eyledim güle Cûşa geldi geçti ömrüm Sarıl dersen sarılamam Darıl dersen darılamam Gittin diye kırılamam Boşa geldi geçti ömrüm Şaban AKTAŞ 19.04.2021- 18.31 GELDİ GEÇTİ YİNE O GÜN Yine bir yel esti geçti Gül dalımı kesti geçti Gözüm yolda seni seçti Geldi çattı yine o gün O gün yine bu gün işte Bu gün yine o gün işte Gül yüzünde inci dişte Geldi çattı yine o gün Hep hoyrat bir yeldir esen Dal budayıp gülü kesen Gözü yaşlı gönül küsen Geldi çattı yine o gün Gâh acılı gâhi tatlı Gönül rüzgâr uçan atlı Doldizgin şaha kalktı Geldi çattı yine o gün Kulağımda çınlar sesin Esen yelde gül nefesin Efil efil esin esin Geldi çattı yine o gün Duymaz mısın hiç çağrımı Gönül sızım iç ağrımı Delip de geçtin bağrımı Geldi çattı yine o gün *** Felek bana yol vermiyor Yel veriyor gül vermiyor Aşka akıl sır ermiyor Geldi geçti yine o gün Yola baksam yolumdasın Yele baksam yelimdesin Bağlamayla elimdesin Geldi geçti yine o gün Gönlümde gül hazan yeli Gözümde gül sevda seli Baktım durdum deli deli Geldi geçti yine o gün Yel estikçe hazan çöktü Gülüm soldu yaprak döktü Kâlbim kırık boyun büktü Geldi geçti yine o gün Aşıkların bahtı kara Kapanmaz bu kâlpte yara Ayrı düşen düşer nâra Geldi geçti yine o gün Aktaş’ım sen ne bedbahtsın Gülün yine kâlpte yatsın Hasret diken olup batsın Geldi geçti yine o gün... Şaban AKTAŞ 19.04.2021 - 13.21 Görsel: Şaban AKTAŞ İĞNELİ PAZAR Sarsılıyor güvenim Kuşkuluyum yarından Aydınlık ve güneşli Günlerin geleceğinden Artık emin değilim! Birlik dayanışma Paylaşımcı ruh yok İşçi memur köylü Öğretmen avukat Mühendis mimar Bilim adamı Profesör Entel aydın Akademisyen Başka kim var; Yalnız birimizde değil Hepimizde kabahat!.. İşçi köylü hacı hoca Hakim hekim Herkesin suçu var Hem de koca koca!.. Politikacı milletvekili Sözde sosyalist Aydın ilerici Milliyetçi yurtsever Meydanlarda kürsüde Mikrofonu kapar Güzel ahkâm keser Hele masa başında Birincide olmasa İkincide mutlaka Rakı ile devrim yapar(!). Diyorum ki bazan Tek enayi ben miyim(!) Yüzünde elalemin Görünmeyen maskesi Boşa çene benimki Kendi bilmek herkesi! İster uslu ister kaçık Yazdım işte açık açık! Bu gün İğneli Pazar Kanatmaz isem iğneleyip Derdim biraz daha azar Yazdığını herkese açık Paylaşmayan bencil Yazar olsa ne yazar?! Şaban AKTAŞ 18.04.2021- 17.19 UYANIŞ Uyuduğumda geceyarısıydı Bir uyandım; saat 06.00 İster istemez Ankara geldi aklıma Oysa Antalya’dayım; 07.00 Yüksekokul yılları Antalya Ankara arası Yolculuk sekiz saat Hani o ilk otobüsler Akdeniz Seyahat Mercedes 302 Gece 24.00 Sabah 08.00 Karlı soğuk kışlar Çubuk Beli, Çeltikçi Yılankavi sarp yokuşlar Bucak Burdur, Isparta Sandıklı’ya geldik mi Ver elini Afyon Sivrihisar, Kütahya Sabaha karşı Top sesleri Askeri kışla; Polatlı Tanklar, obüsler Göz gözü görmez Sis pus duman Yollar buzlu kaygan Çarpışan otobüsler Kaza haberleri Takla atan Yan yatan kamyonlar Yaralılar ölüler Yerde yatan Gazete ile örtülen Kim bilir hangi ilden Nerelere gömüldüler?! Derken yavaş yavaş Kıpkızıl ağaran şafakta Sanki kanlı bir savaş Siluetiyle Ankara Kalesi; Işık karanlığı boğmakta Güneş uzak ufuklarda Bulutlardan doğmakta... Gece yarısı çıktım yola Düşlerim hayrola, Tükendi her kelime Bir türkü düştü dilime; ... "Ankara’nın taşına bak Gözlerimin yaşına bak Düşman Türkü esir almış Şu feleğin işine bak! Uyan uyan Gazi Kemal Şu feleğin işine bak!" Şaban AKTAŞ 17.04.2021 - 08.00 Görsel; Şaban AKTAŞ Batı Toroslara bakışla gün batımı BAŞKENT ANKARA Bir kent ki geceleyin yıldızlarca ışıl ışıl nefes alıp veriyor bakınca taa uzaktan "Boğazın kıyısında hasta adam" değil; O’nu başkent yapan Ata’ndır Ata’n O şehr-i İstanbuldan vazgeçip geldi bozkıra uygarlık tohumu saçtı yeşerdi bozkırda tohum, kölelik zicirini kıra kıra ulus özgürlüğe susamış bağımsızlığa muht/açtı! Çalıştı Ata’m geceyi gündüze kattı bilimi meşale yapıp O’ydu bizi aydınlatan küllerinden bir enkazın özgür ve bağımsız yeni bir Türk devleti pırlanta gibi baş tacı Cumhuriyeti yarattı... Bakmadı elin dediğine oturttu taşları bir bir düşmanların gediğine Cumhuriyet ile Ata’m başımızda eşsiz taçtı... Şaban AKTAŞ 20.07.2019 - 17.04.2021 DEVRİ ALEM Vakti gelen çınar göçer Derde düşen yanar göçer Dünya sana baki sanma İnsanoğlu konar göçer Doğasından al(d)ın yazın Genlerinde halin sızın Ömür tatlı, ölüm hâzin Felek seni sınar geçer Gökte ay güneş yıldızı Takım takım dizi dizi Gecesi ile gündüzü Bir yanar bir söner geçer Eser değirmenin yeli Gönlümde bir rüzgâr gülü Unufak toz duman külü Bir devrandır döner geçer Şaban AKTAŞ 11.11.2019 Görsel: Özçekim Ankara Kalesi Fotoğrafın şiiri KEDİ NE DEDİ?! Bilimden uzak boş beyinler Dilinde her gün başka başka Birbirine tezat deyimler Olca hamaset, bolca nutuk! Yuvadaki masum kuşa bile Pusu kurar iken sinsi sinsi Geleni gideni tuttuk Hepsini yedik yaladık yuttuk! Cami avlusunda dilenci gibi Yalvar yakar bekliyoruz şimdi Miyavlayıp yoldan geçene Eline bir, gözüne iki bakarak!.. Meğer "Devletin malı deniz yemeyen domuz" değilmiş Hazırcıya dağlar dayanmaz Kuşlar da deniz de tükenirmiş!.. Şaban Aktaş 16.04.2021 - 14.12 |