1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
505
Okunma
Perişan
Divane gönül beyhude gezer.
Yorulmuş beden, dizler perişan.
Yer ağzını açmış, yutmadan ezer.
Ölümden bi haber, eller perişan.
Dağların hasmı kardır, eridi.
Yeşile boyandı, sular kükredi.
Bülbüller bağa indi, gezindi.
Dikenli çalıda güller perişan.
Çiğdemler, nevruzlar açtı, büyüdü.
Koyun kuzusuyla suya yürüdü.
Dağları göçmen kuşlar bürüdü.
Yuva yapıldı ama, dallar perişan.
Tabiatı süsler, nice çiçekler.
Bitmez hasretlik, yıla gün ekler.
Gezinmiyor şimdi börtü böcekler.
Bahar geldi ama, diller perişan.
Sevda ateşiyle yandı, kül oldu.
Geceler yaktı, sitem kavurdu.
Seher yeli dağdan dağa savurdu.
Durdu fırtına ama, yeller perişan.
Rüzgâr savurur eski anıları,
Kırık dökük düşler, yaralı sırları.
Gönül yorgun, kederle sararı,
Sevda yarım kalmış, sözler perişan
Yusuf şeker
5.0
100% (1)