Yorgun bekleyiş
Yorgun bekleyiş
sıkıcı geliyor hiç değişmeyen bir değişiklik aklımda duvarlar çok beyaz tavanda öyle kırmızı mor mu yapsam artık şu koltuklar yılları saydırıyor artık atsam duvarda bir sürü nesne resim hatıraları unutulmuş yüzler garip hangisini hangi güne almışlar ki şu kalabalığın içindeki ben bana benzemiyor içimi bayan bir yalnızlık uzaklardan gelen sevda kokusu bir işin ucundan tutamayacak kadar yorgun park bahçe hayallerim pencere kenarında bir misafir bekler edasında sevenlerim sevgililerim yarenler birazdan akşamın hüznü çökecek ay tutulacak yıldız yıl sayacak gölgeler çoğalacak mehtapta bir melek elimden tutacak sevişmelerim başlayacak Ahmet Coşkun |