ÇARESİZLİK DEDİLER
Aslan ve Lalezardan olma,
Bin üç yüz on yedi doğumlu Hanak nüfusuna kayıtlı, Gül Mehmet adı. Tuttumu inadı Vazgeçiremezlerdi bir dediğinden Aslında değildi bildiğinden Gülsün diye Gül Mehmet dediler ona Sanki gelmişti oyuna Ömrünce ne gün görmüş, Ne gül bahçesinden geçmişti yolu Güneşten uzak kalmış Ay ışığında yaşamaya alışmış Gülmesi için zorlamışlardı ama, Gülmeyi daha öğrenememişti Onun için bir ömür toprakta geçmişti Kocaman elleri, Uzun parmaklarıyla, Savurmuştu yaşamın derinliklerini Oynatmıştı taşları yerinden Kederinden tükenmiş Seksen iki ye gelmişti yaşı. Babası gibi, Ne aslan pençesi idi elleri Nede heybetli bir dev Annesinden yana Lalezar dı dilleri Konuya komşuya uymaz İbadetten yorulmazdı İlgilendirmezdi onu arabın atı ile Prensin yatı Sıkı sıkıya bağlanmıştı, Yüzyıllık çınar gibi toprağa Bazen şemsiye olmaya çalışırdı sağanaklarda, Bazen, Kasırga gibi eserdi derinden Ama, Hiç taviz vermemişti inadından Gün geldi harman oldu Yavaş, yavaş eridi bedeni Soğuk terler bastı vücudunun her yanını Duymadılar, Duymadı kimseler, iniltiler arasındaki feryadını Çaresizlik dediler ecelin adını Yatırdılar toprağa Selahattin Bakır |