22
Yorum
40
Beğeni
5,0
Puan
1301
Okunma

Dağ köylerinde hayat biraz daha çilelidir ailenin her bireyi bir iş yapmak zorundadır daha ilkokul çağına gelmeden oğlak güdersin öküz güdersin ve saire burada bahsetmek istediğim bir çocuk çaresiz kaldığımızda nasıl çözüm bulduğumuz bir anımı paylaşacam , çocukken çok oğlak güttüm köyümüz bir dağ köyü devamlı yanımızda su taşıma olanağımız yoktu dağ başında su ihtiyacımız olduğunda su bulmak için uzak veya yakın kuyular olurdu oralardan temin ederdik ama genellikle arkadaşımız olurdu, su içmeye gitmek için sürüyü yalnız bırakıp gidemiyorduk yerde uzak mecburen birimiz kalırdık suya giden arkadaş kalan arkadaşın lastik ayakkabısının birini alır kuyuya gider kuyuya ağaç paylarla inilir inince doyunca suyumuzu içerdik sonra getirdiğimiz arkadaşın ayakkabısını kuyunun içinde yıkar yine aynı kuyudan ayakkabıya suyu doldurur arkadaşa getirirdik köy çocukları bu güçlüklerle hayata hazırlanan insandır. Belki birileri diyecek ki yanına niye su almıyor su taşıyacak kap o zaman yoktu hep toprak kaptı onlarda riskliydi diğer yandan yağmur sularının biriktiği taş oyuklardan biz buna kaklık diyorduk her türlü canlının da içtiği bu sulardan çekinmeden çok su içtik köy çocukları olarak . Matraba bile temin etmek lüksdü.
Saygılar
Tepearası şiir kitabımdan
Kurdularlı olup yıllar boyunca
Ömründe hiç çile çekmeyen mi var
Gün boyu çalışıp akşam olunca
Yorgunca kendinden geçmeyen mi var
Temmuz sıcağında dere boyundan
Lastik pabucuyla durgun kuyudan
Susayıp iştahla Kaklık suyundan
Eğilip doyunca içmeyen mi var
Önünde sürüsü yalçın dağlarda
Öküz kağnısıyla taşlı yollarda
Öğlen sıcağıyla yanan tarlada
Orak alıp ekin biçmeyen mi var
Dağı taşı gezer güder koyunu
Matara belinde taşır suyunu
Yavrular emişip ikindin sonu
Anayı kuzudan seçmeyen mi var
25 ubat 2021
5.0
100% (32)