Kusursuz
Sere serpeydi dünden kalanlar
Kapalı kapılar ardındakiler Gün yüzü görmeyen mabedim Dirhem dirmem milim milim Kahrından matem tutan hüzünler Bir bir heceler Sabır sabır sabır ya sabır Korkusuzca sualsızca bekler Ardın sıra katmer katmer Harmanlayım harladıgın yangınını Mayınlı tuzakların eşliğinde Gözlerim arar durur Kahrolası kahtıksız ac susuz kalan suretin i Kem tuttan mihirli gözlerin Dil otu yıyen diili dillerin Köçekler gibi salınıp salladıgın hayasızlıgın Elinle gözünle kasınla tef tutar ardında Zilli köçekler misali Bir oyana bır buyan a dön dur kendi etrafında Ne daglar ne denizler Bu fırtınada seni sag bırakır Kıyıya vuran dalgalar tokat misali Köpürür durur hayasızlıgına arsızlıgına Göz gözü görmez bu fırtnada Kısragını kaybeden atlı misali Yelkenini firtınada tarumar olan kaptan mısalı Ne derya yı deniz eyler sinendeki yangın Nede ardında son bulur sahradaki çölün yangını Hesapsızca kıtapsızca yaşayan yaşlı bunak Kusursuz du Heybetlı yalanların Kusursuzdu kula kulluk edişlerin Sahi neydi beni senden ayrı tutan... (...............)???!!! Unuttun bu dizleri Rıskımı veren hüdadır kula minnet etlemem Senli olan kusursuzluğun Taptıgın tapınagın da Başına yıkılır birer birer Akla kara misali aklanmaz pasın kirin Elini bedenini abdes suyu bile paklamaz Gusulün cuma namazlarında saf tutmaz Ssn ki cümrün kadar yakıp tutuşturursun Ateşin benden olsun narın kahrın ecelden olsun Zemherinin kışında yanan tecellin Tahtına tac eyler kusursuz günahların Sen musallaya sarıl Naşın hatmeyler ardındaki sevdaları Kefenin kitli çarşafin Kalemin satırlarını heceler Tesbindeki tevekkülün sabreyler Tek tek çekilen resimlerin Gün yüzüne çıkar yaşın boyun posun Her gün yakından seyre dalar bu gözler Şahididir ardımda bıraktıgım enkazın Göçebe kuşlar misali mabedin Kanat çırpar her güzelin çıplak bedenine Seranat tuttuğun sefilliğin Şen şakrak oynaş gönüllerde Sarhoş mezesi misali Hesabını hep kahbeliğinle ödettiğin gibi Masandaki ayyas suretin Satlıpa cıkmıs kısrak mısali Kaç kucakta oynasır durur köşe baslarında Masanda meze eylerler gelmişini geçmişini Nede olsa kusursuzdur Gecendeki karanlık düşlerin Kusursuzluk kursagında kan kusar Kusturduğun kanlı kusmuğun Mide bulandırır kusursuzca kuzgun leşin Üzerine bır kürek toprak bulunmaz Kusursuzca kullandığın kulları Gün gelecek Kusursuzca kan kusturacak kanlı celladına Kimine göre kaç pay duşer Kimine göre kaça bölünür Kim bilir Kimine göre Kaç kuruşluk kaçışların Kaçta kaçın da varla yok arasındasın kim bilir Kusursuzluğun göz kamaştırır Tıpkı parmağındaki yüzük kaşı misali Aslanlara madara olan varlığın Çakıl taşının altında ezilir durur kusursuz suretin.. Tıpkı sen gibi tıp kı kusursuz kışın zemheri ayazı gibi Soguk ve karanlık Dısarısı çeriden, içerisi dısarıdan beter Göz göxü görmeyen kusurlar Hedef noktasına dönen sinsileler Kanlı bıçaklı düşler Ardı arkası kesilmeyen ecel şerbetleri Bir yudumda şarhoş eyler var ı yoku Bir yuduöda nefes keser nefsi Tıpkı sen gibi Tıpkı kusurların gibi Tıpkı Kusursuzluğun gibi Tıp kı sen misali.. |
Yüreğine emeğine sağlık
______________________________Selamlar