Nerdesin Hafız
Y...’den
Hiç balıkları seyrettin mi Fığır fığır deriz ya hani Saysan sayılmaz Eline çorap giymeden tutulmaz Öyle işte hafız Her yer şair yazar Her yer serseri zibidi Her yer imam öğretmen emekli Her yerde asgari ücretli, şoför Fabrikalar fığır fığır hafız Gazeteler,televizyonlar… Memleketi intnernet fığır fığır En iyisi mi başımıza çorap giyelim Ayaklarımız üşüsün boş ver Zaten “boştur boş” diyor üstad Dünya ve içindekiler ve dışındakiler “Boştur boş” hafız. Haydi üç elif oku biraz Kulaklarımızın pası gitsin Ruhumuz doysun insan sesine Melodi ile fareleri büyülüyorlardı ya bir masalda Fareler gibiyiz hafız Yüksek binalarda yaşayan fareler gibiyiz Tilkisi sansarı çok memleketin Ayıdan kurttan aslandan geçilmiyor caddeler Gördün mü aşüfteyi kırmızı giymiş Ne güzelde sallıyor yumuşak etini Baksana şuna, sanırım spor salonuna gidiyor sert gözüküyor gıcı, kaslı Söylesene hafız ne zaman yamyamlar sarar çevremizi Ne taş duvarlar, ne beton, ne de demir çitlerin ardında güvende olamayız Yedi elif oku hafız.. Öyle dedi üstad, “kaderimizi çaldılar” Çelik kapılar da koruyamıyor hırsızlardan kimseyi Gitti atlara binenler Atda gittiler hafız atda Ce ce diye ne zaman güldürdün en son bir bebeği Atlar da gitmiş hafız Uzaya yolculuk da yakındaymış Uzayımızı da çaldılar Sabah hangi çorbadan içtin Öğlen ne yedin Ellerimizi ele geçirmişler Sözlerimizi manşet yapmışlar bize karşı Neyimiz varsa çaldı bu çağ hafız Neyimiz varsa Tunç yüreklerimizi Ormanımızı deremizi gökyüzünü bile çaldılar hafız Ne zaman düşer başımıza bir uydu Ne zaman bir serseri dayar böbreğimize bıçağı Jilet getir hafız jilet Arabesk de aynı pop da slov da ilahi de Sorma sakal tıraşı olmalıyım Kaşınıyorlar hafız Annenin sesini en son ne zaman duydun Baban selam vereli kaç saat oldu Ya yalnızlığa yosun arayan kaç arkadaşın var hafız Hani nerde Allah, Hani Tanrı Hani nerde gökten düşen ışıklar Kazıklı Voyvodalardan beter bu çağ Ebrehe filleriyle gelse bir fiske ile dağıtırım da Hızır gelse osuruğum kadar kıymeti harbiyesi olmaz ya Zihnimizi de çaldılar hafız.. Sayılarımızı, harflerimizi de Pantolunun paçasını yaptırdın mı Gömleğinin düğmesi kopmuş hafız İğnemizi de çaldılar ipliğimizi de Vav harfiyle büyücülük mü üfürelim Nesildaşlar fırttırma makamında Dedeler babalar şeyhler isyanın ucunda Azrail hani hafız Bir mesaj göndersen dıtdıt diye ses çıkaranından Uykuya dalmış anlaşılan İsrafil Ne çektik be hafız her şeyden Renkli dünyaların gri tonlarında siyaha yakalandık Güneş kimseyi ısıtmıyor Soğuk vurmuyor hiç birimize Nasırlı elleri olanlardan mı duygu devşirelim Çöpten ekmek arayanlardan mı Çocuğunu bir günde memur yapıp İkinci gün müdür Üçüncü günde saraya atayanlardan mı devşirelim hislerimizi Zihnimizle gerdeğe girdik Erkeklik dişilik de fark edilmiyor artık Kim kaç dakikada doyuma ulaşıyor Heykeller dikmeye başlamışlar yine Zemzem suyu satanlar da mübarek sayılır Hacıya gidenler de Hadi hafız değişiklik olsun Bir mezarlığı ziyaret edelim Biz de öyle yapalım haccımızı Ne fark eder hafız bu devirde Kimi çöle revan olur Kimi ırmak kenarlarına Ha tespih ha kırmızlı başlıklı imame Ha hidayetin cehennemi ha umudun cenneti Nereye sakladın yalnızlığını Nerede içinde fırtınalar üfüren sevdaların Yaşıyoruz hafız Ölmek de ne demek Yürüyüşe çıkalım bu gün de Geceye daha erken Gündüze geç kaldık yine. Nerdesin hafız, bilgisayarın başında mı 39’da takılı kaldı Şöyle bir 90 ardından 170 sonra 303 dese 270 de bırakırım hafız.. Yeniden başlarım belki hayata.. |