SİZ KİMSİNİZKomşunun tavuğuna kışt Havlayan köpeğe hoşt diyenler Gördüğü kadına hişt Böylelerine puşt diyenler Boş yere gürleyip esenler Bindiği dalı kesenler Has bahçede açan güller Karga nidalı bülbüller Taraflılar tarafsızlar Haklı görünen haksızlar Boş atıp dolu tutanlar Deveyi hamutuyla yutanlar Arada kalıp susanlar Sopayı görünce pusanlar Rüzgar gülleri,Timur’un Filleri Aman da o yarin dudu dilleri Kahrolanlar, kaybolanlar Havası sönmüş balonlar Keçi boynuzları, yaban domuzları Oktar’ın playboyları,kedi kızları Parayı vermeden düdük çalanlar İnsanca yaşamaya hasret kalanlar Yaşarken ölenler,ölüyken dirilenler Her şeyi en iyi ben bilirim diyenler Dönme dolaplar, çarkı felekler Kavunlar karpuzlar kelekler Tekkede çaput bağlanan dilekler Duvara erken asılan elekler. Aman ağam, yaman paşam diyenler Domuz eti yemeyip, kul hakkını yiyenler İşkembeden atanlar çölde balık tutanlar Çalışmadan yan gelip de yatanlar Parmağıyla bal tutanlar Şahmeran postlu pitonlar Garibanın ensesinde boza pişirenler Göbeğini haramla şişirenler Sazlar cazlar yolunan kazlar Ötünce başı kesilen horozlar Umudunu yitirenler Kendini yiyip bitirenler İlim bilim diyen alimler Fetva veren cahiller Kahrolanlar kahredenler Başını alıp gidenler . Bu devranın şaşkınları Adalet özgürlük düşkünleri İlericiler gericiler Aman bana neciler Söyleyin siz kimsiniz? Hangi gezegenden geldiniz? MELAHAT ÇETİNKAYA |