Heyecanı tükenmiş goncalar büyümekte,
Bu fidenin faydası, nasıl olur bilemem,
Tohumlar hep sorunlu, sanki boyun eğmekte,
Yeşerse de kim nasıl şifa bulur bilemem.

Ordan burdan ithalat, soyu sopu belirsiz,
Genleriyle oynanmış, dalı sapı belirsiz,
Taşınır elden ele, gelen kapı belirsiz,
Bir bomba patlayacak, kime kalır bilemem.

Sanal ortamda ürer, faydası da karıda,
Merhem diye sürdüler yok ettiler zarıda,
Gelenekler yok oldu, töre kaldı yarıda,
Atmosferin boşluğu nasıl dolar bilemem.

Gül dikene düşmandır, toprak fideye düşman,
Kan ağlar Anadolu, yok ekilecek mekan,
Geçmişin izleri var, öç alır bizden zaman,
İlim irfan tecrübe, nerden gelir bilemem.

Gördükçe içim yanar, efkarımı sor bana,
Kafkaslardan bu güne, nasıl geldik kor bana,
Asr-ı saadet vardı, eskilerden yar bana,
Tomurcuktan çıkan gül, kime güler bilemem.

Firgatliyem halimi hece ettim kağıda,
Gençlik elden gidiyor, girin gayri ağıda,
Muhtacız görün artık, Fatih gibi yiğide,
Bu gidiş gidiş değil, ne dert salar bilemem.

Aşık Firgatli/ Erdal EBEM