İNSANİstikametinde bir vakte akarmış, güneşi, ayı biri diğerini geçmeden. Bir tutam nefese muhtaç kalırmış da, bilmezmiş insan, aşka yolu düşmeden. Misafiri olduğu hayatta, misafir ağırlamaya kalkmış malikini görmeden. Önce göğsü bir çırpıda delinmiş, daha kokusu bulutlardan ruhuna düşmeden. Sonra, alnına mührü vurulmuş, sevdanın secdesinde, sol yanına ise yükü. Fark etmez olmuş sonunun sonsuzluğunda yokuşu, onunun onsuzluğunda düzü. Her an yazıp durmuş da, sayfalara sığmayan, bitmek bilmeyen bu kutsal sözü. Düşlerine ekmiş insan, bakmaya kıyamadığı o cennet siması, nur yüzü. Serdar KURT |