Ulu Çınarım
Ulu Çınar’ım da yaprağın döktü,
Bir anda boynumu büktürdün baba! Hüzünler çoğaldı, bağrımı söktü, Dayandığım dağı çöktürdün baba! Bundan böyle başa ne gelir, düşer? Dertlerim çığ olur boyumu aşar. Yaramı sarmaya bilmem kim koşar? Tabibi hanemden çektirdin baba! Yürürüm ardında koyduğun ize, Edepten hazine bıraktın bize. Bakışın yeterdi gereksiz söze, Önce Hak, sonra sen takdirdin baba! Ağır yük gemisi yelkeni açtı, Limandan yükünü vadeyle seçti. Biliriz dünyadan niceler geçti, Ardından ağıtlar yaktırdın baba! Yüz yılı deviren koskoca beden, Yumdu gözlerini bir söz demeden! Emir vaki oldu, yaşlılık neden, Kalemde burçlarım yıktırdın baba! Hemi oğlun hemi kızın ağlıyor, Kader arkadaşın, nazın ağlıyor! ’Fatma’m’ dediğin o kuzun ağlıyor, Gönlümüze elem ektirdin baba! Fatma Aras Yokluğun anında eritir buzu Sana hep muhtaçım olsam da kuzu Yanan yüreğime bastın sen tuzu Elimle yüreğim söktürdün baba Sensizlik yakıyor sevdiklerini Beyin unutuyor bildiklerini Toprak çürütüyor kemiklerini Bilesin beni de çöktürdün baba Tez elden yanına gelmek isterim Seninle beraber olmak isterim Boynuna sarılıp gülmek isterim Vallahi defteri dürdürdün baba......Fahrettin Dönmez |