YAZARIN RÜYASI
Yazar geçmişte uzun bir yolculuğa çıkmıştı.
Bir an ortalığı kaplayan sis perdesi yırtıldı. Ve o Kudüs’e düşen ateşi tutuşturan kıvılcımı Filistin vadisinde buldu. Akdeniz kıyılarından Tukan şatosuna yürüdü, Gerizim dağında Samarit kızı güzel Asu’nun sevda çığlığını duydu. Ve ıssız vadilerde, gökten inen ateş içinde yürüyen,. Yaslandığı kayadan doğrulup tayyarelere söylenen Mustafa Kemal’e rastladı. Şeria ırmağının karanlık sularını onlarla birlikte geçti. Aclun dağlarında çalı bülbülünü birlikte dinledi. Lübnan dağında, Ariye istasyonunda uzun kirpikli Durzi güzeline gülümsedi. Büyük işgalcilerin yalanlarının Barada ırmağında, Halep sokaklarında kanla yıkanışını, Rabua geçidinde ’’ranger’’ acımasızlığını yaşadı. Taif’te ’’Ehabbüke’’ diye çığlık atan kızın elinden aldığı gül tohumunu, Seydi Beşir kumlarında sevgiyle büyütüp. Tulkerim’de, Felluce’de ağlayan küçük çocuklara uzattı. |