Lea
Ağır işçilik şiir hayat meydanlarında direnirken
Duana durdum küs vadilerine düşürdüğünden beri
Sende ağlat şerefin olsun iplerim çekilirken
Hasat sonrası boş çuval bu belalara düştüğümden beri

Lea
Gamdan derdimin ağıtçıları yok bilirim
Çökecekse karabasan derin uykuda gelsin
Şiirlerime sığdıracağım yokluğunu tekrar dirilirim
Rahmet kapısı bildim mevsimlerini konuşur dillerin

Lea
Yapayalnız kaldıysan tek başına algın kalabalıklarda
Ağaç çatılar tahta tavanlar yenilmiş bir hayat
Öleceksen karlı baş dağlarında soğuk yangınlarda
Bir umut kaldı bana gözyaşı yoksun heyhat

Lea
Şaşacaksın rüyanda gördüğünde beni işte ruhum
Kaç ton bu yalnızlığın ağırlığı uykularını çağır
Hangi şehir ülke kaç km bitmez aşk yolum
Varlığın şüpheye düşer yalan kaçışlarını tanır

Lea
Göremedim hayallerinin resmini bana yetmedin
Kitaplar boyu koştum syfalarca gönlümü gezdirdim
Kilimlerin geçtin gözlerimden fragman olup akmadın
Mevsimler döndü yıllar eridi yolunda dilim

Lea
Senin türkülerini söyledim şafak sökerken
Yangın yeri gönlümde kaderi çevirdim sana sığındım
Düştü uçurumlara gayya çukurlarına diz çökerken
Her şey eridi yok oldu bir sana bağlandım

Lea
Kendimi oynayamıyorum düşüyor artık rolüm
Ne muskalar ne tılsımlar kabbala anlmıyor seni
Titus’un bittiği Yavuz’un geçtiği çöllere düştüm
Sadece bu umuttu eski çağ tabletleri bilmiyor seni

Lea
Hasretine düşkün vakitlerin izlerine mahkum oldum
İnce bir sızı olarak kalacak kara bahtımda
Aklayacak dereler göller dertlerimi sel oldum
Uzak diyarlar aldı seni beklerim meşeler altında

Lea
İlk cemre düştü ağlıyordu yokluğuna masallar
Akşam sığınaktı mağara dehlizinde çıkamam kapılara
Döneceksin diye umar gönül açarken yapraklar
Yokluğunu sarınca bedenim bakamam bıçak gibi aya

Lea
Kendine ait değilsin anladığında sabahları
Yarış atları tombala aynaların kırıldığı dakikalar
Çocukların gülüşleri düşer iğreti kadın duruşları
Toplasan bütün nesneleri parçalanır duygular

Lea
Bir diş sarımsak geçmiş hatıralar düşü
Taze şalgam acı turp anlık dertlere
Esaret rüyalarından sonra özgürlük koşusu
Soğan yeşili gençlik şifa olsun bir tutam tere