EVRİM AĞACI
Evren dedi ki,
Mutlu ettin mi insanları? Kadın, hayır edemedim dedi. Evren neden dedi? Kadın, çünkü önceliklerim hep insandı, Onlar kırılmasın, üzülmesin istedim. Evren, Niye sende insan değil misin, seninde mutlu olmak hakkın değil mi? Kadın, Ben güçlüyüm başarabilirim, acılarla da, hayal kırıklıklarıyla da dedi. Evren, yaşamda kimse güçlü değildir, Herkesin yaşam içinde mutlu olmak için birine ihtiyacı vardır dedi. Kadın, Ben hep insanların yanındaydım, neden onları mutlu edemedim dedi? Evren, Onlar istemeden verdiğin için, kendi isteklerini erteleyip, O insanlara kendinden fazla değer verdiğin, Kırgınlıklarını, Onlar kırılmasın diye içine attığın, Mutlulukları, Bir güler yüzde, bir küçük sözde, bir dostça bakışta aradığın için dedi. Kadın başını kaldırdı, Gökyüzüne, Kozmos’un o efsane, hala tartışılan Karanlığın içinden aydınlığını yansıtan müthiş anlamlı, Onunla dalga geçen gülüşüne baktı. Haklısın dedi. Ben kendim olmayı Unutup, başkalarının “beni” olmaya çalıştım. Özümü, ışığımı, kendi benliğimden, karşılıksız insanlara vermeye kalktım. Zalimce kıskançlıkları hoşgörüyle karşıladım. Art niyetleri gördüm, görmedim. Evren, Ama sen bu evrende binlerce ışığın özünü Kendi özünle, niyetinle insanlığa bağışladın. Bil ki, bu Dünya’da var oluş devam ediyorsa, Senin gibi inançlı, Özünden vazgeçip kendi benliğini paylaşan İnsanlarla devam edecektir. Acılar mutluluğunu gölgelese de, kazandığın bir insan, Evrenin var oluşunda, Kozmosun geleceğinde Evrim ağacını gelecekte de yeşertecek olanlardan olacaktır. |