Seni anlattım..
Gel deyince gelinmiyor...
Ama, git deyince gidiliyor... Konuş deyince anlatılmıyor... Çerçevesiz resminle kalakaldım öylece... İsmini yazdım rüzgarlara... Yağmur oldum... Su gibi, aksam sen olur musun? Beni toplayan... Bir döngü bu, Bir bilmece... Mevsimimden akıp giden baharım, Her saatin akrebiyle aklımda dönen sensin reyhanım... Kayıp gidiyor ayaklarım uçurumundan... Ama sessiz... Zamanın bana dair tüm yönlerini rutubet kaplamış, Hayat basamaklarım birbir paslanmış... Dalıma konmayı bıraktı artık kuşlar.. Gelmeceğini bile bile bekledim, Rıhtım yine boş kaldı, Yalnızlığım arttı akıp giden saatlerde, Bu ateşten nasıl çıkarım? Her dikenli bahçede açan gülüm sensin reyhanım... Sonbahar gibi, Yaprağına hasret kaldığım, Bir fakirin sofrasında, Kuru bir ekmeği paylaştığım... Sadaka kutusu gibi vermekle çoğaldığım... Yeri geldi portmanto da asılı kalan ceketin kopan düğmesi kadar değersizim.... Ve o kadar sensiz... Kandil akşamlarında el açıp yalvardığım duam sensin reyhanım... Ayrılık radyosu gibi bu... İstek parçası alınmayan.. Gönül sesi şahlanınca... Kulak melodi duymak istiyor... Her kanalı hüzün parçaları... Gözler yumulur hayel deryası açılır.. Ve ilk çalan şarkı sensin reyhanım... Bir kısa hikaye, Yarım kalan notlar... Hüzünlü şarkılara eşlik eden notalar... Gidenlerin unutulduğu, Gelenlerin sevilmediği, Toz pembe hayallere umut bağlandığı, Gönlümde oluşan gökkuşağının rengi sensin reyhanım.... Gel deyince gelinmiyor... Ama, git deyince gidiliyor... Konuş deyince anlatılmıyor... |
Güzel bir şiirdi, beğeniyle okudum. Nice güzel şiirlere diyor, şair Arkadaşımı içtenlikle KUTLUYORUM...