DÜŞTE AÇAN ÇİÇEKLERDüşlerin yoğunluğundan Yorgun düşünce nöronlar At kalemi elinden; Yeterince dinlenince Yeni düşle çiçeklenir onlar Yenisi eskisinden güzeldir Dalda açan her çiçeğin Elde kalem, düşte âlem Dal budak sinir uçları Güzellik dile düşen gerçeğin Dal uçlarında çiçek dirim Sinir uçlarında düşe verim Ağacın tepesi, bizde kafatası Düş ve düşünce yalın şiir Hayat, düşte ışık yansıması Eskimişler bayat kokuştu Hayat rezil, karanlık kepaze Yüksek tepeler sarp yokuşlu Estir diyorum yeni bir düş; Şiir, dağ rüzgârı, dilde yelpaze Şaban AKTAŞ 17.10.2020 - 11.25 Gorsel: Şaban Aktaş AMAN DİKKAT! Eylül bitti, Ekim girdi Havalar soğudu artık Gündüz kısa kollu Akşam uzun kollu Sağlıklı giyinmek Üşütmemek gerek Yoksa grip yakalar! Karmakarışık ortalık Grip oldum sanıp Covid - 19 Korona Virüs kapmak var; Ayvayı yemeden " Aman dikkat!" derim Yoksa ben de giderim! Şaban AKTAŞ 16.10.2020 - 16.00 ANTALYA - TR DÜŞ UYKUSU Tok iken aç kalan Tavuklar gibi Düş görüyordur Kış uykusunda Örtüsüz üşüyen Çıplak ağaçlar; Aynasında suların Sorarlar mutlaka Hani nereye gitti Rüzgârla benim Tarandığım saçlar?! Şaban AKTAŞ 16.10.2020 - 21.24 AÇ SOR! Bu saatten sonra Saat neyime gerek?! Evdekini bile kullanmaz oldum! Yeterli cep telefonu Neredesin Ne zaman Nerede saat kaç Aç sor; öğren onu! Çok şeyin modası Geçti geçiyor Geçecek zamanla Fakat saat çiceği Zamanı gelince Açacak hep Yeterki toprak ve su Bir de tohum olsun Bitmez çiçek kokusu! Şaban AKTAŞ 16.10.2020 - 22.50 ÖLÜ YÜZÜ Sevdiği arkadaşının Ölü yüzünü Son kez görünce Dayanamaz insan Göz damla damla Seslenir içinden "Haydi bir mucize yarat! Kımıldasın dudakların Soluklan; nafile! Duymaz mı kulakların?!" Hatıralar gelir dile Filinta gibi gençtik Rüzgâr gibi estik Biz de geldik Biz de geçtik Ötesi ruhani hayat Mekanın cennet olsun İmam efendi kapat; Allahümme salli alâ Selam salâvat........ Şaban AKTAŞ 16.10.2020 -14.43 KONUŞ SAAT ÇİÇEĞİ! Geliver gidiver Al bunu götür Şunu getir Hizmetçi yaver Her işe ulaktır çocuk! Önünde ibrik leğen Abdest alırken Dede ile nine İbrikle su döker Ayağına eline... Mal maşakat ne bilsin Komşu ile sınırı Harımı geçer Ekilmiş buğdayı Pamuğu yer Tarlasına zarar verir! Çocuktur malı güden Öküzü sığırı Gözüyle takibeden; Akşam oldu mu Karınları lemberlep! Mal gün boyu yayılır Akşam sabah Ahırda sütü sağılır Yoğurt çökelek Tereyağı alınır! Görünür görünmez Her işe koşar çocuk Ödenmez emeği; Çocuk kullanmayı Sever cimri dedeler! Harçlık verileceği yerde Varsa parası Alınır elinden Ah çocukken Neler neler Yaşayıp gördüm ben.. Çapa, su, harman Çocuklar iş başında Ücretsiz köle Kullananın cebine kâr Derdine derman! "Bu günün küçüğü Yarının büyüğü!" Vaktin geldi Konuş saat çiçeği Çekinmeden söyle Anlat bütün gerçeği! Adam yerine konmaz Fakat çocuk Her işe ulaktır El alemin içinde Her şeyi duyan kulaktır! Çocuktan al haberi! Yazıktır çocuklara Kula kulluk edene Yazıklar olsun Borcunu ödemeden Kaçıp göçüp gidene!... Şaban AKTAŞ 16.10.2020 - 13.19 HAYVANSEVERLİK -I- Antalya’dan ürünler Yüksek havadar Büyük ağaçlardan Pınargözü inciri Gülay Kaya üretimi Aldım iki kavanoz Tavsiye ederim, Biz pestil deriz Severiz inciri Kahvaltıda reçel Öğle akşam Öğünde tatlı, Besleyici değeri Kalorisi yüksek Şifa niyetine yeriz! -II- Ben incir severim Gülay hanım Kedi köpek; Çok iyiliksever Satar incirleri Parayı kendi yemez Kedi, köpek Sokak hayvanlarına Aç ölecek yavrularına Yem alıp yedirir! Varsa paran Sen de incir al ye Hayvanlar için Hayıra döner liran Abartısız gerçek Dediklerim yalan değil Reklam olsun Diye de söylemedim Hayatımda böyle Hayvanları Çocuğu gibi seven Koruyup kollayan Başka bir insan Duymadım görmedim!.. Şaban AKTAŞ 16.10. 2020 - 10.57 KÜSTÜM OTU Ölüm farklı bir olay Dargınlık, kırgınlıktan öte Gece hep karanlık Kalmaz böyle Sabah ola, horozlar öte!.. *** Ben diyorum ki akrabayız Aramızda kan bağımız var Sen ne diyorsun; Yok, biz ü/leşte akbabayız Arazide bizim payımız var!... *** Lafâ geldi mi çok Cimrilikte üstlerine yok Bırak hısım akrabayı Hasmın bile değeri Anladım ki daha çok! Şaban AKTAŞ 16.10.2020 - 03.40 ADAMLIK SINAVI Ne kadar pür dikkat Toparlamaya çalışsan da Öyle zamanlar var ki Toparlayamazsın ruhunu Tuz buz darmadağın Göçmüşsündür bir yerlere; Yemeği pişirdim fakat Yağını unutmuşum; Bereket kıymanın yağı var... Böyle zamanlarda En çok üzen nedir bilir misin; Elin yedi kat yabancısı "Başın sağolsun!" der iken Görmezlikten gelir seni En yakın dost bildiklerin Çünkü onlar iyi gün dostu Yalnız çıkarı var ise varlar; Unutulmuştur tüm iyiliklerin! İçinden sessiz sessiz "Tü, Allah sizin belanızı versin Ne lânet, nankör insansınız Yaptıklarıma mukabil Yapacağınız işte sizin Ancak bu kadar!" deyip geçersin Onun için aklını başına topla, İyi tanı düşmanı, hısım akrabanı Yıkılma tankla tüfekle topla!.. Bir kez daha seçiyorum Hak yiyip de zengin olup Adam olamayanı; Tanrım sana havale ediyorum Bu mendebur, sinsi kulları, Hacca gelir gider, dua eder Namaz kılar, oruç tutar Hak yer iken vurdumduymaz Zerre kadar kıpırdamaz kılları!... Şaban AKTAŞ 16.10.2020 - 03.03 |