umutlar/umutsuzluk
bütün umutsuzlukları bırakıp gitmek lazım
cehennemin ortasına, zebanilerle bırakmak lazım onu, baş başa bir mum ışığında, o romantik bir şekilde acıyla yanarken, çekip gitmek lazım yalvarışlarına aldırmadan, şuh bir bakış atıp yanışını izlemek lazım, çektirdiklerine lanet okuyarak ona acımak yeni acılar ekler gönül hanene görmek lazım, boşuna üzülür boşuna ağlarsın, ve bilki ona acıdıkça sende yanmaya başlarsın ve bulutlar sana acıyıp yağmaz üstüne sende acıyıp salaklık etme neden mi acıma çünkü acıdıkça umutlar hiç gelmedi sana neden mi acıma acıdığın sürece hiç güldünmü bir bak aynaya artık şu umutsuzluklara bakıp herşeyi iyiliğe yorma çek kılıcını bırak hepsi ölsün sende umutlarla mutlu mesut yaşa |