Her Ne HikmetseDünyaya gelince körpecik insan, Gülmeyip ağlıyor her ne hikmetse! Doğruyu gösterip, önüne sersen, Gözünü bağlıyor her ne hikmetse! Çoğunu istiyor bulmadan azı, Baharı getirir görmeden yazı! Ustaca çalıyor her türlü sazı, Yine de gülmüyor her ne hikmetse! Sütten çıkmış sanki tavrına baksan, Kıl aldırmaz asla, kendini yorsan! Ömrünce bir defa şükrünü sorsan, Aç gözlü doymuyor her ne hikmetse! Gönlüne düşünce dünyanın varı, Kör eder gözünü hırsının harı, Soğutmaz içini dağların karı, Kor olsa yanmıyor her ne hikmetse! Bağını sormuyor üzümü yerken, Aklına gelmiyor hep bana derken, Her şeyin doğrusu, yanlışı varken, Doğruyu bulmuyor her ne hikmetse! Kul olmuş nefsine kızarmaz yüzü, Fütursuzca söyler her türlü sözü, Ar etmez kimseden, haramda gözü, Helali görmüyor her ne hikmetse! Irmak gibi coşup, çağlayıp aksa, Umurunda değil dünyayı yaksa! Hâlbuki görecek aynaya baksa, Kendini bilmiyor her ne hikmetse! Doğruyu sadece bilen kendisi, Toplayıp, çıkarıp, bölen kendisi, Aslına bakarsan ölen kendisi, Bilene sormuyor her ne hikmetse! Şairim bu dünya böyledir işte, Tadı kalmaz bil ki damakta, dişte! Saraylar da, köşkte; en son gidişte, Kimseye kalmıyor! Her ne hikmetse! M. Ş. |
Hiç ölmeyecekmiş gibi yaşıyor çoğumuz..
Güzel bir şiirdi yaşama değen.
Tebrikler saygılar şair.