Karavanam
Yarım yamalak gulüşlerim gelir aklıma,
Her rüzgar estiginde. koyu mavi renkli bir çantam vardi taaa eskilerden.. Icerisinde karavanam, Minnacık ekmek parçası ve birkac dilim peynir. Koyulurdum uzakça yollara. Istemezdim akşam olmasını, "Çobanlık kutsal yahu" derdim çocuk aklımla. Yollar uzadıkça uzardı. Yürürdüm, ben arkada, Kuzularım önde. Birkaç kavak agacına baş harfimi kazırdım. En beğendiğim çiçekleri toplar , Henüz okumadigim kitapların arasında kuruturdum. Hayrandım dağlara ,taşlara ,böceklere,çiçeklere.. Hatta elektrik direklerinin fincanlarını kırardım babamın bana heyecanla yaptığı sapan ile. Yollar uzadıkça uzardı. Yürürdüm göğe doğru, Istemezdim akşam olmasını. Kimi kez kuzularıma masal anlatırdım, Bir varmış bir yokmuslarla Biri leyla olurdu diğeri hiç gelmezdi. Kimi kez dağlara saklanirdim. Ben aglardim sen hiç bilmezdin. Şimdi akşam oldu, Yol bitti. Hatta fincanlı elektrik direkleri yok artık. Ne leyla var ortalıkta ne de sevda. Beyaz badanalı evler yıkık, Gök siyah, Çocuklar aç, Çantam yok... Gülnaz... |