Akoş'un ora; şehir kulübü...
akoş’un bina; şehir kulübü,
sabahleyin, güneş tarihi mülkün sırtına çalıyor: hapis’ane taraftan. "çay yudumluyorlar": kimler yok ki? serinlik rahatsızlığa değmiyor, elleşmiyor. uzun hüseyin kahkahayla ayaklarını, arkadaşlarınla, taş parkelere çırpıyor. bolşevik bıyıklı garson gülmek, hizmet etmek mi, kontur piye’ de kalıyor. vara yoluna eriyor. " gülistan’a gelmir misin gül-izar?" çay sıcaklığı, havalı ılıman, mennundurlar. bardaklar boşu yine içtiler. güneş "şefiklerin otel"den viraj yapıp gelirse eger! sabah çayını zukkum etmesin? kongre caddesine, mal meydan’dan sökün eden kervanlar, adetalıktan akoş’un bina’ya sarıyorlar.. herkes, kapı ağzında ki taşlık sahanda... içeride oturmazlardı şimdi. samimi serinlemiş insancıllık: insanlık. binanın taşlardan örgün zülüflü kakülleri: hem kadim, hem antika. "gülüşmeler" ferforjeli balkondan seyrediyorlar aşağısını. yeni kakıllaşmalar. " ola ne hasudlanıyorsunuz? devran bizim oğlum! akoş’un bina- şehir kulübü, biraz bize esenlik yetirdi, sefamız olsun!" "için, için afiyet olsun!" - size de... - size de! akoş’un bina: ardahan’ın gülbağçasıdır! "gülistan’a gelmir misin gül-izar?" yalçıner yılmaz 30-07-2020 çanakkale |
Güzel bir şiirdi, beğeniyle okudum. Nice güzel şiirlere diyor, Şair Arkadaşımı içtenlikle KUTLUYORUM...