DAVET
-’çile’ gibi-
Dagların kaçtıgı yüke hamalım Bütün bir kainat menzil davet’e Bir lokma bir hırka tüm helal malım İstemem konmayı fani lezzete İnsan hayat kainatın sırrını Aradım ruhani cihette buldum Salladım başımı dört bir yana da Amelin makbulun niyette buldum Ben anlatamadım anlamadılar Gaibten maluma yol oldugunu Sır’ati mustakim denen bir yol var Bilmezler ne sag ne sol oldugunu Gölgem hep önümde ardında hep ben Zaman zaman uzar kısalır gölgem Bu soruyu bir soran olmadı neden Gün batışı nerde kalır gölgem Desenle zamanın alakası ne Benimmi yılllarla yorulan beden Yeninin eskiye bu cakası ne Öncelik sırası kimde ve neden Bakıpta görmeyen binlerce gözde Görüpte bakmayan ne cevherler var İnsan-hayat-kainat hep bu izde Şol cennetten akan ne kevserler var Aynadaki akis yalanmı şimdi Yalansa gözüme yansıyan nedir Adalet yok devir talanmı şimdi Hep ayak altına serilir sedir Bu nasıl bir hayat her şey yabancı Bildik bir dost çehre yokmu çevremde Tibben bulunmuşmu böyle bir sancı Benim gibi çeken çokmu çevremde DAVET magarada örümcek agı Mekkeyle Medine arası yoldur Davet sevdalıya bir Hira dagı Hira dagı bile ALLAH’a kuldur Karanlık suçluyu saklayan perde Karanlık güneşin öbür yüzüdür Karanlik yerde ve gokte her yerde Karanlık ruhumun içi,özüdür Neden korku nedir bunca karanlık Yeter rüyada ki kovalamaca Bir huzura ersem şöyle bir anlık Erecegim sanki sonsuz amaca Nasıl geliyorum ben bu dünyaya Perdeler ötesi o alem nasıl Nasıl sıgıyor ki her şey rüyaya Tüm bu senaryoyu yazan kim asıl Koştugum yolların sonu belirsiz Hedef kurnaz amaç kaypak vesselam Alaca karanlıkta sade bir iz Kipleden dogmada yanlızca İSLAM Kitap dolu ilmin içinde kaldım Nerdesin yetiş ey nerdesin hocam Okudukca sanki daha alçaldım ilmi ALLAH için ver desin hocam Azabla mücdele en sevdigini Kolay degil en zorları söylemek Feda et bu yolda son sevdigini Davetin Davete DAVET eylemek 28/01/1997 Çetin Kabak/ Azade |