MAHALLEMİN ÇOCUKLARIDelice gelirdi poyraz, Nemrut Dağı’ndan Kâhta’ya doğru, Sokaklarda toz bulutu oluşurdu, Terk ederdi yapraklar dallarını, Kuşlar gibi uçuşurdu… Horon tepen Lazlar gibi, Durmadan titrerdi pencere camları… Bulurduk bir kuytu duvar dibi, Oynardık birdirbir bilye, Topaç çevirirdik tozlu sokaklarda, Hangi deli rüzgâr savurdu bizi, Ayrıldık birbirimizden… Ah ne güzeldi o günler! Unutulmuyor kardeşlik kokan dünler, Kulaklarımda hala sesiniz, Nerelerdesiniz, Mahallemin çocukları? Merkeplerle katırlarla dağ köylerinden, Odun getirirdi köylüler, Yün eldivenleri çorapları vardı, Yine de soğuktan donarlardı, Görmezdik kendi perişan halimizi, Küçücük yüreklerimizle köylülere yanardık, Babamın demirci dükkânında, Isınmalarını sağlardık… Ah ne güzeldi o günler! Unutulmuyor kardeşlik kokan dünler, Kulaklarımda hala sesiniz… Nerelerdesiniz, Mahallemin çocukları? Biber geçirirdik bakır tellere, Tenekeden yapılmış tepsilere, Domates dizerdik dilim dilim, Verirdik fırınlara pişirtirdik, Mis gibi kokan pidelerle, Demirci dükkanlarının arkasındaki bahçelerde, Ağaçların altında midemizi şişirirdik… Ah ne güzeldi o günler! Unutulmuyor kardeşlik kokan dünler, Kulaklarımda hala sesiniz, Nerelerdesiniz, Mahallemin çocukları? Futbol sahamızdı boş tarlalar arsalar, Su kulesinin altında Kangenik’te, Şehbaba’ya giden iki caddenin birleştiği o arada, Az mı top koşturduk yalınayak, Su gibi akardı terimiz… Ah ne güzeldi o günler! Unutulmuyor kardeşlik kokan dünler, Kulaklarımda hala sesiniz, Nerelerdesiniz, Mahallemin çocukları? Yaz aylarında birlikte yüzdük, Balık tuttuk Kâhta Çayında, Birlikte kar yedik Nemrut Dağı’nda, Tarzan olurduk korkusuzca, Badem dut incir ağaçlarında, Güzelim üzüm bağlarında, Su gibi akardı zaman… Dinlemezdik kimseden ferman, Çalışırdık oynardık küçücük dünyamızda, Pembe hayaller kurardık durmadan... Ah ne güzeldi o günler! Unutulmuyor kardeşlik kokan dünler, Kulaklarımda hala sesiniz, Nerelerdesiniz, Mahallemin çocukları? Öğüt verirdi büyüklerimiz, Bir baltaya sap olun diye. Sap mıyız biz? Bilmem balta mı? Sizleri düşünüyorum, Kaçımız yaşıyoruz bugün? Kaçımız oldu toprak? Kaçımıza nasip oldu mutlu olmak? Savrulduk yaban ellere yaprak yaprak… Ah! Ah dostlar! Yıllar sizi de ezdi mi çarkında? Arıyor musunuz benim gibi dünü? Kâhtalımın gülsün yüzü, Kara sevdam Kâhta’m, Mutluluk rüzgârları essin sokaklarında, Her gün yaşarsınız Cantekin’in anılarında… Ah ne güzeldi o günler! Unutulmuyor kardeşlik kokan dünler, Kulaklarımda hala sesiniz, Nerelerdesiniz, Mahallemin çocukları? BURAM BURAM ÖZLEMSİN KÂHTA’M Kitabımın elden geçirilen şiirlerinden. |