2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1236
Okunma
benim zamanımda
yoktu izleyebileceğim bir televizyon
yada efektli ekran görüntüsü
sadece bir el radyomuz vardı
avuçiçi büyüklüğünde
her gün
ailecek o yüzünü göremediğimiz
dudaklarını bilemediğimiz
insanları bekler
sevincimizi gizleyemezdik
her defasında sanki ilk defa duyuyormuş gibi heyecanlanırdık
ve bir kelimesini dahi kaçırmak istemezdi kulaklarımız
o yüzden 1,2,3 tıp misali
dinlerdik haberleri
yada ankara radyosunda
adını bile hatırlayamadığım sanatçılar vardı
onlar bilmezdi belki ama
onalr bizim evimizin değişmeyen misafirleriydi
ağırlamaktan mutluluk duyduğumuz
yoktu her odada televizyon
yada bir bilgisayar
o yüzden hiçbirimiz kapatmazdık kendimizi odalarımıza
dikmezdik gözlerimizi
bilmem kaç santimlik ekrana
hep beraberdik
ağladığımız zaman bilirdik ki
bizimle beraber ağlayacak bir insan
yada teselli edecek bir yürek var yanımızda
o yüzden mutluyduk
her ne kadar
hayat çok zor nidaları atsakta
biz koskoca ömrümüzü
hapsetmedik
bilmem kaç santimlik ekrana
o yüzden ölürken bile
samimi bir gülüş vardı dudaklarımızda